Hayat Aynası

Hayatı bir ayna gibi düşünebiliriz.

İyi veya kötü, güzel veya çirkin, doğru veya yanlış, yaşadığımız her olay, aslında iç alemimizi, olduğu gibi hem de aynen yansıtan bir ayna.

Üstelik bu ayna çok net, görüntüyü hiç çarpıtmıyor ve hiç değiştirerek göstermiyor.

Biz ne kadar yalanlarla gerçeklerin üzerini örtsek, bunları kendimizden dahi saklasak bile, bu son derece doğru gösteren hayat aynası hiç ama hiç yanılmıyor ve gerçeği olduğu gibi aynen yansıtıyor.

  • İnsanlarla ilişkilerimiz.
  • Para durumumuz.
  • Sağlık durumumuz.

Bunlar en temel aynalar.

Hayatımızda bu konulara baktığımız zaman, aslında içten içe, kendi iç alemimizde, kendimiz hakkındaki veya hayat hakkındaki hislerimizi, düşüncelerimizi, inançlarımızı görüyoruz.

Özgüven, özsaygı, özsevgi, özşefkat, özdeğer…

Bu konularda hangi derecede olduğumuzu bulabilmek için, hayattaki aynalarımıza bakmak yeterli oluyor.

Çoğumuz, hayatımıza bakıp hayatı değiştirmek için uğraşıp duruyor.

Bu kendimizi değil aynayı değiştirmeye çalışmak gibi bir şey.

Aynayı ne kadar değiştirmeye çalışırsak çalışalım, eğer asıl değiştirmemiz gereken şeyi kendi düşünce, duygu ve inançlarımızı değiştirmezsek, hayat aynası bize gerçeği tekrar tekrar, tekrar tekrar gösterecektir.

Düşünce, duygu ve inançlarımız, gerek insan ilişkilerimizde, gerek para durumumuzla, gerekse sağlık durumları ile hayatımıza aynen yansıyor.

Bunun böyle olması bir bilmece değil. En basit anlatımla, düşünce-duygu-inançlar, bizim hayatta verdiğimiz tüm kararlar için bir kriter oluşturmamıza sebep oluyor. Onlar çerçevesinde kararlar alıyoruz ve bu kararlar çerçevesinde adımlar atıyoruz.  Aynı şekilde, yine bu düşünce-duygu-inançlar çerçevesinde hayattaki beklentilerimizi belirliyoruz.

Attığımız adımlar, beklentilerimiz, verdiğimiz kararlar, hayatta başımıza gelen olayları ve elde ettiğimiz sonuçları da belirliyor.

Hayatta yaşadığımız hangi olumsuz olaya bakarsak bakalım, görebiliriz ki eğer o olaydan önce farklı kararlar vermiş olsaydık, o olaylardaki sonuçlar bambaşka olabilirdi.

Bu da bize hayatta doğru karar vermenin önemini gösteriyor.

Doğru karar vermek için ise, bir adım öncesine gidersek, doğru bilgi, doğru düşünce, doğru duygu, doğru inanç gerekiyor.

İşte bu sebeple, yaşadığımız her olay, aslında bizim iç alemimizin hayat aynasında bir yansıması.

Her sabah, ayna karşısına geçip, yüzümüzü yıkadığımız, saçımızı tarayıp, dişlerimizi fırçaladığımız gibi, iç alemimizde de bir temizlik yapmak şart.

Sanırım, abdest alıp namaz kılmanın hayatımızdaki etkisi bu iç dünyamızın temizlenmesi şeklinde oluyor. Aynı şekilde dua etmenin de iç dünyamızın temizlenmesindeki etkisi çok büyük.

Rabbimizin bize böyle bir kapı açması, bizim temizlenmemize bu şekilde yardım etmesi, ne kadar da büyük bir lütuf.

Şimdi yukarıda bahsettiğim aynalara kısaca bakalım mı?

Mesela sağlık aynasına bakarsak, artık doktorlar bile “kişinin moral yüksekliğinin” hastalıkları yenmekte ilaçlardan daha etkili olduğunu, hatta ilaçların etkisinin “kişinin moral yüksekliği” ile artıp azalabildiğini söylüyorlar.

Veya sigara ve benzeri zararlı şeylerle vücudumuza verdiğimiz zararın özünde, özgüven eksikliği veya özsevgi, özşefkat eksikliği olabiliyor.

Kişinin yediklerine, içtiklerine dikkat etmemesi, aşırı yemek veya az yemek, faydasız hatta zararlı şeyler yemek de, bu eksiklikler sebebi ile olabiliyor.

Para konusunda da, aynı şekilde, çoğumuz para problemlerinin çözümünü dışarıda arıyor. Oysaki bu net ve keskin aynada gördüğümüz görüntünün düzelebilmesi için aynanın değil, oradaki yansımanın aslı olan iç alemimizdeki duygu, düşünce ve inançlarımızın değişmesi gerekiyor. Ancak iç alemimizdeki bu değişim gerçekleştikten sonra, aynadaki görüntüde yani hayatımızda değişiklik görebiliyoruz.

Para aynasına baktığımızda, iyi niyetli diyebileceğim, yüzü Allah’a dönük insanlarda görebileceğimiz olumsuzluklar genelde şunlar oluyor:

  • Kendi emeğine değer vermemek, sürekli ücret almadan veya sürekli indirim yaparak çalışmak, hizmet sunmak.
  • Aşırı çalışmak ama hakkını alamamak,
  • Kazandığını tutamamak, paranın çarçur olup gitmesi,
  • Para sahibi olmaktan utanmak,
  • Ürünü/hizmeti için bir ücret veya para istemeye utanmak.

Daha aşağıdaki durumlardaki, yani Allah’tan yüzünü ters çevirmiş insanların para aynasında ise çok daha başka düşünce, duygu ve inançlar görüyoruz:

  • Başkalarının emeğine değer vermemek, onların sürekli ücret almadan veya sürekli indirim yaparak çalışmalarını, hizmet sunmalarını istemek.
  • Başkalarının aşırı çalışmasını istemek, (patronsa aşırı çalıştırmak) ama haklarını vermemek veya vermek istememek,
  • Zorla veya çalarak aldıklarını biriktirmek, üstüne üstlük cimrilik etmek,
  • Para sahibi olduğunu arsızca ve başkalarını kötü hissettirerek duyurmak veya göstermek,
  • İnsanlara veya topluma zararlı ürünü/hizmeti için utanmadan bir ücret veya para istemek ve bunu çeşitli göz boyama yöntemleri ile veya kandırarak yapmak.

Oysa ki, en yukarıdaki seviyede, yani hem olumsuzluklardan kurtulmuş, hem de yüzü Allah’a dönük insanlarda, para aynası bize kişinin şu düşünce, duygu ve inançlarını yansıtıyor:

  • Kendi emeğine de, başkalarının emeğine de değer vermek, kendi emeği için olsun, başkasının emeği için olsun cömert bir ücret almaktan veya vermekten çekinmemek.
  • Ne kendisinin ne de başkasının aşırı çalışıp, hakkını alamamasına izin vermemek, adaleti hem kendisi hem de başkaları için hep dengede tutmak.
  • Kazandığını dürüstlükle kazanmaya özen göstermek ve savurganlıktan da cimrilikten de uzak durmak. Bu konuda da dengeyi bilmek.
  • Para sahibi olmaktan utanmamak ama başkalarına arsızca gösteriş de yapmamak.
  • İnsanlara veya topluma yararlı bir ürün/hizmet çıkartmak ve dürüstlükle, göz boyamadan, bir ücret veya para istemekten de utanmamak.

Sevgili arkadaşlarım, farkında mısınız, bu özellikler dinimizin bize Kuran’da tekrar tekrar öğütlediği özellikler.

Aslında sırf para aynamıza bakarak, sağlık ve insan ilişkileri aynalarımız hakkında da bilgi sahibi olmak mümkün. Mesela aşırı çalışan hakkını alamayan bir insanın sağlığı da zamanla etkilenecektir ve bu duygu ve düşünceler sağlık aynasında da problemler halinde ortaya çıkacaktır.

Veya başkalarının emeğine saygı göstermeyen bir kimsenin insan ilişkileri aynası da zamanla, içerleme, öfke, nefret dolu ilişkiler gösterecektir.

En temel aynalar:

  • İnsanlarla ilişkiler.
  • Para durumu.
  • Sağlık durumu.

Siz de bu aynalarınıza bir bakın.

Aynalar ne gösteriyor? Eğer gördükleriniz içinizi açmıyor, kalbinizin daralmasına sebep oluyorsa, aynada bir problem aramaktansa, iç dünyanıza, düşünce, duygu ve inançlarınıza bir bakın. Allah’a sığının, yardım dileyin. Yukarı çıkmaya yanlış düşünce, duygu ve inançlardan kurtulmaya karar verip, niyet edin.

Sonra Allah’ın önünüze açacağı, hatta belki de çoktan açtığı, kapıları görmek için dikkat kesilin.

Sonra o adımlar için imanla adım atın.

Hepimiz için Allah’tan, baktığımız zaman mutlulukla kalbimizin coştuğu, şükürlerle, teşekkürlerle dolu “insan ilişkileri” “para durumu” “sağlık durumu” aynaları diliyorum. :D

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (2)
  1. leyla
    12:29, 12 Ekim 2010

    Merhaba,

    Yukarıdaki yazınızı okudum da etkilenmemek elde değil…

    Bu başarılara imza atmak ne güzel…Benim de hayatımda çok kritik bir dönem, ne yapmam nasıl yapmam gerektiğine tam karar veremiyorum… Allah’tan bana doğru yolu göstermesini istiyorum hep ama bir türlü karar verme durumuna gelemiyorum… Kurs demişsiniz, bu nasıl birşey yoksa kitabınızı okuyarak da fayda sağlayabiliyor muyuz… Aydınlatırsanız beni sevinirim…Sevgiler…

  2. Funda Teyze
    18:57, 16 Ekim 2010

    Leyla arkadaşım,
    Benim ve öğrencilerimin başarıları hakkındaki güzel yorumun için teşekkürler.

    Karar vermek konusunda şunları söylemek isterim:

    Allah bize her zaman yol gösteriyor.

    Bize düşen o yol gösterişi görebilmek, anlayabilmek, idrak edebilmek.

    Benim böyle durumlarda uyguladığım bir yöntem kısaca şu:

    Karar vereceğim konuda tüm olasılıkları bir kağıda yazıyorum. Ve teker teker hepsini inceliyorum.
    – Hangi olasılık kalbimin en derininde bir huzur hissetmeme sebep oluyor,
    – hangi olasılıkta aklım ve kalbim hemfikir,
    – hangi olasılık hayat değerlerimle çakışmıyor,
    – hangi olasılık beni o arzuladığım harikulade hayata daha da yaklaştırıyor,
    – hangi olasılık bana mutluluk veriyor,
    – hangi olasılık hayata (hayatın 8 parçasını düşünerek) güzellikler, iyilikler getiriyor,
    – hangi olasılık benim kendimi Allah’a yakın hissetmeme sebep oluyor…

    Bu ve benzeri sorulara cevap veriyorum ve görüyorum ki, aslında sadece tek bir olasılık bu sorulardan geçer not alıyor.

    Eğer hiç bir olasılık geçer not alamazsa, o zaman ben de olasılıkları değiştiriyorum. Yani “Hangi durumda …… olurdu?” diyerek yukarıdaki maddelerin hepsinden geçer not alacak bir olasılığı bulmak için uğraşıyorum.

    Kurslarım hakkında bilgi şu adreste:
    http://www.cekimyasasi.com/urunler-hayatinin-gercek-amacini-kesfetmenin-7-adimi.htm

    E-posta aracılığı ile veriyorum.

    E-kitabım ise kurslarımdaki bazı öz ve çok önemli bilgileri içeriyor. Ve tabii ki hayatına güzellikler getirmeye kararlı bir insan için çok güzel kapılar açacaktır.

    Kurslarımdan farkı, kurslarımdaki egzersizleri ben şahsen e-posta ile yaptırıyorum. Yani her bir alıştırmayı ben kontrol ediyorum. Yanlış yapılmışsa, veya eksik yapılmışsa benim gözümden kaçmıyor. Ve bu da her alıştırmanın başarıyla geçilmesine sebep oluyor.

    E-kitabımdaki amacım, okuyucularımın kısa zamanda bir bolluk yaşayıp, kurslarımı rahatça alabilmelerine yardım etmek.

    Doğru kararlar alıp, bu kritik dönemden en güzel şekilde çıkmanı canıgönülden dilerim.

    Çok çok sevgiler,

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...