Ne haber?

30 Haziran 2010

Böylece yılın yarısını geride bırakmış oluyoruz.

Ne haber?

Ne var, ne yok?

Son 6 ayda tabii ki güzel olaylar da yaşadık, hoş olmayan olaylar da, hatta belki de berbat diyebileceğimiz şeyler de yaşadık.

Ama yukarıdaki sorulara vereceğimiz cevap, önümüzdeki 6 ayda yaşayacağımız olayları belirleyecek.

Nasıl mı belirliyor?

Şöyle ki:

Aklımızı ve kalbimizi neye odaklarsak, hangi konudan en çok bahsedersek, hangi konu hakkında en çok düşünürsek, önümüzdeki 6 ayda da o konuyu, o olayı ve o konuya benzer şeyleri bol bol yaşayacağız, demek oluyor.

Çekim yasası bunun üzerine çalışıyor.

Bu sebeple başımıza gelen güzel olaylara odaklanmamız, 2010 yılımızın harikulade bir şekilde tamamlanması için gerçekten de, anahtar rolü oynayacak.

Bu sorulara çekim yasasına uygun cevap vermeye çalışırkenki maksadımız hayal alemimizde güzel olaylar düşünüp, hayal etmek ve olmuş gibi göstermek DEĞİL. (Bunun da hayatımızda yeri var ama şu an ondan bahsetmiyorum.)

Bu sorulara cevap verirken, yapmamız gereken şey şu ki, ne kadar önemsiz gibi görünüyor olsalar da, hayatımızdaki iyi-güzel-doğru olaylara konsantre olmak ve onlardan bahsetmek.

Evet, 2010 yılının ikinci yarısı, harikulade güzelliklerle geçsin istiyorsanız, tavsiyem:

“Ne haber?” sorusuna gözünüz kapalı bir şekilde, alışkanlık gereği değil, şöyle ince ince düşünerek, dikkatle ve bilinçle cevap vermeniz.

Ve şu son 6 ayda yaşadığınız, iyi-kötü olaylar arasından, iyi olanları dikkatle, özenle çekip çıkartıp, odak noktanız haline getirmeniz ve bunlar için şükretmeniz, şükretmeniz, şükretmeniz, sonra yine şükretmeniz.

Eğer şimdi ve önümüzdeki aylarda bunu yaparsanız,

  • hem 2010 sizin için son derece güzel bir 6 ayla geçecek,
  • hem harikulade meyveler verecek bir ağacın tohumunu ekmiş olacaksınız,
  • hem de yeni yıla sevinçli, umutlu, güzel, mutlu gireceksiniz.

Unutmayın, bu konudaki en büyük desteğimiz, en büyük yol gösterenimiz, Rabbimiz.

İşte Kuran’daki en sevdiğim ayetlerden bir tanesi:

****************************************************************

Güzel düşünüp güzel davrananlara güzellik var. Yunus suresi 26

****************************************************************

Ve işte benim “Ne haber?” “Hayat nasıl gidiyor?” “Ne var, ne yok?” sorularına vereceğim cevaplarım:

  • Öğrencilerimin başarıları bazen gözlerimi yaşartacak kadar beni mutlu ediyor.
  • Hayat amacım hakkındaki anlayış ve keşiflerim, bir kat daha derine indi.
  • Sözlüklerde bile olmayan, Çekim yasası hakkındaki çok önemli bir kavram için yepyeni bir kelime buldum: Özşefkat. (Türk Dil Kurumu umarım, çok yakında sözlüğümüze ekler.)
  • Özdeğer konusundaki anlayış ve keşiflerim bir kat daha derine indi.
  • Yepyeni bir maratona başladım. Çekim yasası açısından zararlı, bir adet büyükçe, 2 tane de ufakça alışkanlığımı buldum ve her gün onlar üzerinde çalışıyorum. Onlardan tamamen kurtulunca hayatımda yaşayacağım, bolluğu, ferahlığı düşünmek bile beni çok mutlu ediyor.
  • İkinci 30 günlük maratonum için değiştirmek istediğim 3 adet bakış açıma karar verdim ama kendime şefkatli davrandığım için onları şimdiki maratonuma almadım. Bu da benim özşefkat konusunu çok iyi uyguladığımın kanıtı oluyor.

İşte böyle…

Aslında bu tür güzel haberlerimi daha yazdıkça yazabilirim ama şimdi biraz durup, bunların değerini bilmek ve tadını çıkartmak istiyorum. :D

Şükredecek o kadar çok şeyim var ki…

ÖNEMLİ NOT:
Sevgili arkadaşlar, bu demek değil ki, son 6 ay benim için beyaz tavşanlar, güvercinler, ceylanlar içerisinde (Pamuk Prenses gibi :D) geçti. Tabii ki benim de “Ahh!!” dediğim, hatta ağladığım anlarım oldu. Ama bilmemiz gereken şey şu ki, eğer şükredilecek şeylere odaklanırsak, karşımıza şükredeceğimiz şeyler daha da bol bol çıkacak. Şikayet edilecek şeylere odaklanırsak, başımıza şikayet edilecek şeyler bol bol gelecek.

Siz hangisini istiyorsunuz?

Şikayet edilecek şeylerden mi? Şükredilecek şeylerden mi?

Bu soruyu, gelecek sefere birisi size, “Ne haber? Ne var, ne yok?” dediği zaman, iyi düşünün ve ona göre cevap verin. :D

************************************************************************************”

“Hayatının Gerçek Amacını Keşfetmenin 7 Adımı” E-kursumun ücreti yarından itibaren 2 katı artıyor. Hayat amacımızı bilmenin ve onu yaşamanın bize verdiği enerjiyi ben şöyle tarif ediyorum:

Üzerimize serpilmiş olan ölü toprağından silkinmek, kurtulmak ve hayata yepyeni bir tazelik, umut ve heyecan dolu bir bakış açısı ile koşmak.

Günümüzü, vatanımızı kurtaran şehit dedelerimiz ve onların vazgeçilemez yardımcıları ninelerimiz gibi “Allah Allah” diye koşarak yaşamak.

Bizim de kurtaracak çok şeyimiz var. Bizim de, o dedelerimiz ve ninelerimiz gibi, hayata bırakacak bir mirasımız, bir efsanemiz var.

İşte bu kurs, bu efsanenin ilk başladığı adım olabilir.

Haydi sen de katıl .:D

“Hayatının Gerçek Amacını Keşfetmenin 7 Adımı”

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (2)
  1. melidia
    15:20, 1 Temmuz 2010

    Hocam şükürler olsun ki sizi tanıdım. Bu son altı ay benim için çok güzel geçti. Sizi tanıdım ve hayatıma sihirli bir değnek dokundu, bir melek girdi. Sizi çok çok çok seviyorum. İşimi çok seviyorum, kazandığım maaş için şükürler olsun, sevdiğim insan için şükürler olsun, ailem için, her şey için, herkes için şükürler olsun.

  2. elodea
    19:55, 1 Temmuz 2010

    Ne haber ? Nasıl gidiyor?

    “Her şey süper” demeye niyet ediyorum.

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...