Gezegenler ve Öğretmenler

Başımıza gelen iyi veya kötü şeylerin sebeplerini bilmek istemek, sanırım hepimizde olan bir istek.

Geleceği tahmin etmek istemek veya kendimizi olabilecek kötü şeylerden koruma arzusu da, sanırım yine hepimizde olan bir arzu.

Bu arzu ve istekler için, “yolun başında” Rabbimize yönelip, O’nun yol gösterişine inanarak ve güvenerek çevremize baktığımız zaman, karşımıza, O’nun bize verdiği aklın ve kalbin de yardımıyla, hem başımıza gelen şeylerin sebepleri, hem de gelecekte olabilecek şeyler hakkında iyi, güzel, doğru bilgileri veren öğretmenler, mucizevi şekilde çıkıyor.

Benim için bunlar, 1992 yılında karşılaştığım Çekim Yasası, ve bunun bir kaç sene ertesinde eserleri ile tanıştığım, sayın Yaşar Nuri Öztürk ve onun sayesinde anadilimde açık bir şekilde anlayarak okuduğum Kuran olmuştu.

(Önemli not: Ben yukarıda da belirttiğim gibi çekim yasası ile 1992′de tanıştım ve ‘Sır’ isimli kitabı okumadım. İnternette filminin ufak bir parçasını gördüm ama, gördüğüm o parçada çekim yasasının hayatın 8 parçasından ikisine birden ters bir şekilde öğretildiğini görünce hemen kapattım ve gerisini seyretmedim. Seyretmeye de, okumaya da Allah’ın izniyle hiç niyetim yok. Neden böyle yaptığımı sanırım bu makaleyi dikkatle okursanız anlayacağınızı umuyorum.)

Evet, Allah’a sığınarak, çevremize baktığımız zaman iyi, güzel, doğru cevapları, dertlerimize çareleri, hep orada mucizevi bir şekilde bizi bekliyor olarak buluyoruz. Bu bize Rabbimizin hediyesi.

Ancak eğer, bu bilme-anlama-korunma arzularımız için, Allah’a sığınmadan, “korkuyla-nankörlükle-bencillikle” çevremize baktığımız zaman, yine mucizevi bir şekilde kötü, çirkin, yanlış bilgileri veren öğretmenlerle karşılaşıyoruz. Bu bize kendimizin hediyesi. (Yoksa cezası mı demeliyim acaba?)

Kuran bunu bize şöyle anlatıyor:

*********************************************

Nisa suresi 79 (Nisa: kadınlar)

İyilik ve güzellikten sana ne ererse Allah’tandır. Kötülük ve çirkinlikten sana ulaşan şeyse kendi nefsindendir.

*********************************************

Kimi öğretmenler bize, gezegenlerin nasıl hayatımızı etkilediğini, onlar yaklaştıkça veya uzaklaştıkça başımıza iyi veya kötü şeylerin geldiğini öğretiyor.

Kimi öğretmenler dileklerimizi, özürlerimizi, şükürlerimizi, boşluğa veya evrene sunmamızı öğütlüyor ve istediğimiz şeylerin de, cevapların da evrenden geleceğini anlatıyor.

Kimisi cevabın maddede ve onun en ufak parçalarında olduğunu öğretiyorlar.

Kimi öğretmenler dileklerimizi ruhlara, cinlere, sayısı bol olan tanrılara sunmamızı, kimisi de bazı obje veya hayvan ve bitkilerden medet umup onlara dileklerimizi arzetmemizi öğretiyorlar.

Kimi öğretmenler, çarenin, “uyutularak” bilinçaltımıza ulaşıp bulunacağını anlatıyor ve uyguluyor. Hatta insanların artık kendi kendilerine hipnoz yapıp, kendi kendilerini “programlamaları” kişisel gelişim adıyla öğretilmeye başlamış.

Hatta ne yazık ki, bunu bizim temizlik ve dualarımızla karıştıranlar ve aynı sananlar bile var!!!!!

Oysa ki,  arada dünyalar kadar fark var.

Bu kimseler, sorunun kaynağına dokunmadan, “programlama” ve benzeri yöntemlerle, üzerini boyamaya, yama yapmaya hatta daha da kötüsü, üzerine YENİ KATMANLAR ekleme çalışıyorlar.

Bu bir bakıma şuna benziyor, ağlayan bir çocuğu o kadar çok azarlıyorsunuz ki, sırf korkusundan gülümsüyor. Gözlerine baksanız orada neredeyse hala gözyaşlarını görebilirsiniz.

Oysaki, maddi alemde de, manevi alemde de temizlik yapmak, sorunların kaynağı ile yüzleşerek gerçekleşiyor, üzerini sıvayarak, sorumluluk almadan onları değiştirmeye çalışarak ve yeni şeyler programlamaya çabalayarak değil.

Gerçek şu ki, karanlıklarda kalmış insanlar çevrelerine de karanlıklar sunmak için canla başla çabalıyorlar.

Ve o kadar süslü, havalı, şaşaalı bir şekilde yapıyorlar ki, bakan-gören-okuyan-dinleyen onların bu muhteşem havasına kendini tamamen kaptırıveriyor. (Tabii ki Kuran’ı hakkıyla anlayan ve bilenler için bu süs ve hava hiçbir şey ifade etmiyor.)

Bu öğretmenlerin kullandıkları, herkesin pek bilmediği, havalı, eski veya yeni, bazen yabancı bazen de belli bir bilime ait teknik kelimeler de insanın gözünü iyice kör edip, bu yanlış bilgiler salatasının içinde kaybolmasına sebep olabiliyor.

*********************************************

TÜM BU NEGATİFLİKLERİN, YANLIŞLIKLARIN TEMELİNDE NE VAR?

1- İnsanın hayatta yaptığı hatalar,

2- Ve bunların sorumluluklarını başkalarına veya başka şeylere, hatta Allah’a yüklemek.

*********************************************

BUNLARDAN KURTULMAK NASIL MÜMKÜN?

Başımıza gelen iyi veya kötü şeylerin sorumlusu olarak kimi görüyoruz, bir bakalım:

–Uzay cisimlerini mi? “Şu gezegen şuraya geldi-geliyor-gelecek, onun için hayatımda şöyle oldu-oluyor-olacak.” şeklinde konuşuyor musunuz? Veya bu şekilde konuşan öğretmenleri mi dinliyorsunuz?

–Çoktan unuttuğumuz hatalardan, kendimizi daha da uyutarak mı kurtulmaya çalışıyoruz?

–Annemizi veya babamızı mı suçluyoruz?

–Öğretmenimizi mi suçluyoruz? O mu öğretti yanlış şeyleri, sizin payınız yok mu?

–Ülkemizi mi suçluyoruz?

–Çareyi fallarda, falcılarda, kartlarda mı arıyoruz?

–Allah’ı mı suçluyoruz? Yoksa O’nun varlığını inkar noktasına bile geldik mi?

Eğer bu soruların birine veya daha fazlasına “evet” demişsek, bunu bırakmamız ve hayatımızın sorumluluğunu üzerimize almamız şart.

EVET, TOPU HEP BAŞKASINA ATMAYI BIRAKMAMIZ ŞART.

Bunun arkasından yapmamız gereken de, tüm yanlışlarımızdan dönüp, yolun başına tekrar gelmek, Allah’a sığınmak, O’ndan yardım dilemek.

Allah’a sığınıp, Allah’a güvenince, mucizevi bir şekilde, iyi-güzel-doğru şeyler öğreten, kötü-çirkin-yanlış şeyler için uyaran, öğretmenler karşımıza çıkıyor.

*********************************************

Tabii, bir de Allah’ın adını kullanarak, ihanet içinde yanlış şeyler öğretenler de çok var. Onların da “gezegenleri sorumlu tutan” öğretmenlerden farkları yok, yine yanlış şeyler öğretiyorlar.

*********************************************

Çocukken seyrettiğim filmlerde, altının gerçek olup olmadığını dişleriyle kırmaya çalışarak anlamaya çalışırlardı.

(Hmmm, bu pek uygun bir örnek olmadı ama ilginç bir örnek olduğu için yazmaya karar verdim. :D)

Bizim de gözümüzü açıp, bir yolunu bulup, bu ayırımı yapmamız ve doğru ile yanlışın arasındaki farkı görmemiz-bilmemiz şart.

İyi-güzel-doğru şeyleri öğreten öğretmenlerle, kötü-çirkin-yanlış şeyleri öğreten öğretmenleri ayırt etmek için,

  • güzel düşünen, iyiyi-doğruyu arayan aklımız,
  • Allah’a güvenen ve O’na saygı duyan, seven, O’na karşı bir hata işlemekten korkan ve çekinen kalbimiz,
  • ve Kuran yeterlidir.

Kuran’ı anlamak amacı ile okumak, tekrar tekrar okumak, iyi-güzel-doğru şeyleri, kötü-çirkin-yanlış şeylerden ayırmakta giderek daha da ustalaşmamızı sağlayacak ve sırf bu yüzden atılan doğru adımlar dahi, mutlu-huzurlu-güvenli hayatımıza TEZ zamanda ulaşmamızı sağlayacaktır.

*********************************************

Bir de bazı arkadaşlar var ki, aynı anda 3-5 hatta 10 veya daha fazla öğretmenden öğrenmeye çalışıyorlar. Hatta, benim yukarıda bahsettiğim şeyleri öğretenlerle aynı şeyleri öğrettiğimi düşünenler var.

Ben bunları gezegenlere benzetiyorum. (Bu arkadaşlar zaten gezegenleri başlarına gelenlerden sorumlu tuttukları için, onlara benzemeye başlamış olabilirler.)

Kendilerine bir yörünge bulmuşlar, bir orası, bir burası, bir şurası dolaşıp duruyorlar.

Size de acı gerçeği söylemek zorundayım.

Ben yukarıda bahsettiğim şeylerin tamamen karşısındayım. Aklım, kalbim ve Kuran, bana bunları sevmememi öğütlüyor ve ben de aklımın, kalbimin ve Kuran’ın yol gösterişini kabul ediyorum.

“Ben bunları sevmiyorum ve gerek internet sitemde, gerekse facebook sayfamda bunları kesinlikle bulamazsınız” diyorum.

Şu da bir gerçek ki, bir şeyi yarım gönüllü yapmak, istenilen sonucu yaratmayacaktır. 10 şeyi yarım yarım yapmak ve bu arada yanlış mı doğru mu bakmadan, her şeye atlamak, istenilen sonucu yaratmayı bırakın, her şeyi tam bir karmaşaya çevirip, iyice doğru yoldan çıkmamıza sebep olacaktır.

Beterin beteri işte bu sebeple devamlı geliyor.

Benim yazılarım herkese açık ama ben şahsen bu gezegen gibi gezen öğrencilere “bire bir” bir şey anlatmayı pek istemiyorum. Çünkü biliyorum o, oradan oraya dolaşıp, bilgi kırıntılarıyla yetinmek isteyen bir kişi.

Ben “iyi-güzel-doğru” niyetli, iyiye iyi, güzele güzel, doğruya doğru, kötüye kütü, çirkine çirkin, yanlışa yanlış diyebilen, diyen, demek isteyen, bunlar arasındaki farkı görebilen, gören, görmek isteyen ve en önemlisi de bunları öğrenmek isteyen, iyi-güzel-doğru şeyleri kucaklayıp, kötü-çirkin-yanlış şeyleri sevmeyip, bunlardan uzak durmak isteyen öğrencilere konuşmayı seviyorum.

*********************************************

Beni takip eden siz sevgili arkadaşlarımdan da ricam:

“Bırakabilme cesareti” ile hayatımızın 8 parçasından herhangi birine, hayat değerlerimize ve hayat amacımıza ters olan her şeyi bırakmanız. (Bunlar, şarkı-şiir olur, film olur, kitap olur, öğretmen olur hatta arkadaş veya çok yakınınızda birisi olur.)

Ve gerekirse, yaşımız kaç olursa olsun, yolun başına tekrar dönmekten kaçınmamanız.

Tekrar tekrar Rabbimize sığınarak, O’nun yol gösterişini takip etmeniz.

Ve takip ettiğiniz, bu zıt öğretmenler arasında bir seçim yapmanız.

*********************************************

Öğretmen olarak beni seçenlere de, benden uzakta yola devam etmeyi seçenlere de “Yolunuz Açık Olsun” diyorum.

Beni seçen arkadaşlara ise tekrar ve canıgönülden, sayfalarıma “HOŞ GELDİNİZ” diyorum.

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (18)
  1. nes
    20:23, 14 Şubat 2010

    Ne kadar güzel ve ne kadar anlaşılır dille yazmışsınız, yüreginize ve ellerinize sağlık…
    Sizin sitenizi ve yazılarınızı görmeden ve sizi tanımadan evvel ben de değişik yazarların kitaplarını ve sunumlarını okuyup birşeyleri ögrenmeye çalışıyordum… Ama inanın ki sizin yazılarınızı okumaya başladıktan sonra başka bir şey okumayıp sizden gelecek olan yazıları gün gün heyecanla takip etmeye ve sizden ne ögrenirsem kardır diye düşünmeye başladım… Herşey için teşekkür ederim… İyi ki varsınız…
    Rabbimin yardımları ve ışıgı hep yolunuzu, hep yolumuzu aydınlatsın… Sevgiyle kalın, sizi seven ögrenciniz… Neslihan

  2. yenileniyorum
    21:30, 14 Şubat 2010

    Sevgili Çekim Yasası,
    Sayfanızdaki bir çok yazıyı okuduktan sonra, belki de ilk okumam gereken “gezegenler ve öğretmenler” yazınızı okudum. Yaptığım hatalarda içten içe kimi zaman ailemi suçladım, kimi zaman da çareyi fallarda, falcılarda aradım. Yani diyorsunuz ya, bir veya daha fazla evet varsa suçladığınız, bırakın diye.
    İşte ben bunları bırakmaya karar verdim. Ve sizin birazını izleyip bırakabildiğiniz o filmin maalesef kitap olarak tamamını okudum. :) Tabii fayda dışında zararını da gördüm.
    Kuran’ın Türkçesini okumayı son bir kaç yıl içinde istememe rağmen, dün almaya karar verdim.
    Tabii ki Yaşar Nuri Öztürk imzalı olanı.
    Ve elime alıp heyecanla okumayı bekliyorum. Size teşekkür ediyorum, çünkü çekim yasası ile ilgili bir çok kitap okumama rağmen içerisinde okurken beni tam anlamıyla rahatlatan, kendimi anlamayı, sevmeyi, kendim gibi hayatın 8 parçasını da sevip anlamamı sağlayabilen yazılarınızla bana büyük yardımda bulundunuz. Müteşekkirim…

  3. nil
    01:35, 15 Şubat 2010

    Sevdiğim insanları uzaklaştırırken, sevmediğim insanları kendime çekmekten nasıl kurtulurum..

  4. nurcan
    02:35, 15 Şubat 2010

    Çok güzel yazmışsınız gerçekten, çok anlaşılır. Hiç kafa karıştırmıyor.
    Heyecanla okuyorum yazıları. Acaba şimdi ne var, şimdi ne öğreneceğim diyerek açıyor ve okuyorum.
    Çok zevkli, çok değerli hepsi benim için.
    İyi ki varsınız:)

  5. Sevgili Yenileniyorum rumuzlu arkadaşım,

    Öncelikle seni bu “bırakabilme cesaretin” için canıgönülden kutlarım. Bunun ne kadar zor bir şey olduğunu sanırım ben de en iyi bilenlerdenim.

    Sayın Yaşar Nuri Öztürk’ün temiz bir Türkçe ile, kelimelerin her anlamını vererek yaptığı Kuran meali’ne bir an önce kavuşmanı dilerim. Senin kadar ben de heyecanlıyım inan.

    Sanırım hayattaki en büyük şanslarımdan biri bu kitabı elime almak ve anlaya anlaya, düşüne düşüne okumak oldu.

    Türkçesini çok iyi anladıktan sonra, çocukken ezberlediğim Arapça dualara dönmek de harika oldu.

    Çünkü anlamını bildiğim bir şeyi Arapça ezbere okuyunca, anlamını bilerek okumuş ve düşünerek okumuş oluyordum gene.

    Bir de, “hayatın 8 parçasından” bahsetmen beni ne kadar mutlu etti bilemezsin.

    Bazen kendimi takılmış bir plak gibi hissediyorum, sanki her yazımda “hayatın 8 parçası-hayat amacımız-hayat değerlerimiz” üçlüsünden bahsetmezsem, yazı eksik kalmış gibi oluyor.

    Bir başkasının “hayatın 8 parçasını anlamak, sevmek” konusunu açması, bana kendimi “duyulmuş” hissettirdi.

    Sağ olasın, Var olasın.

    Senin de TEZ zamanda iyi, güzel, doğru, her dileğine kavuşmanı dilerim.

    Rabbimize sığınıp, aklının, kalbinin ve Kuran’ın rehberliğinde bunlara en kısa zamanda kavuşacağına hiç ama hiç şüphem yok. :D

  6. gizemli
    00:25, 16 Şubat 2010

    Sevgili öğretmenim,
    Yazdıklarınızı okudukça kendimce doğru yolu bulduğuma inanıyorum, hayatımızın anlamı olan 8 parçasından, yaşadığım bazı olaylardan dolayı bir kaç tanesini es geçmiştim ama sayenizde ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlayabiliyorum şimdi.
    Kuranın mealini okumayada 3 sene önce başlayıp yarım bırakmıştım. Tekrar devam edeceğim, sonsuz teşekkürler paylaştığınız herşey için….

  7. pasa
    05:56, 21 Şubat 2010

    Merhaba,
    Dün giremedim internete. Aksam sorun oldu, ben de bu kursu almak istiyordum ama indirim konusunda bana yardımcı olur musunuz?
    Hemen almak istiyorum, teşekkür ediyorum…

  8. melike
    07:54, 21 Şubat 2010

    Merhaba, ben de sizinle yeni tanıştım ve hayatıma tam zamanında girdiniz.
    Yazılarınız beni tam kaybolma noktasında buldu…
    Sanki yazınızı okudugumda kendimi pamuklara sarılmış gibi hissettim. Çok teşekkür ediyorum böyle güzel bilgilerinizi ve tecrübelerinizi paylaştığınız için…
    Allah razı olsun, basarılarınız daim olsun..
    Hayırlı aksamlar.

  9. Sevgili pasa rumuzlu arkadaşım.

    İlgin için çok teşekkürler. Ücretsiz, e-magazin üyelerimiz arasında seni göremedim. Öncelikle, bu ücretsiz ürünlerimizden yararlanmanı tavsiye ederim. Özel Raporumu okumanı oradaki egzersizleri yapmanı da.

    Bu kursa yazılsaydın, zaten ilk isteyeceğim şey bunlar olacağı için, merak etme hiç bir şey kaçırmadın.

    E-magazinime üye olursan, ileride ara ara olacak indirimleri de kaçırmamış olursun.

    Kolay gelsin. Çok çok sevgiler. :D

  10. Sevgili Melike arkadaşım,

    Güzel yorumların için çok ama çok çok teşekkürler.

    Yardım edebildiysem, ne mutlu bana…

    Her şey gönlünce olsun. :D

  11. Nil arkadaşım,

    İşe, “Sevdiğim insanları uzaklaştırırken, sevmediğim insanları kendime çekiyorum, bundan nasıl kurtulurum?”

    fikrine odaklanmayı bırakıp, yanında olup sevdiğin insanların adını bir kağıda yazmaya, sonra da senden uzakta olup sevmediğin insanların adını bir kağıda yazmaya ve aşağıdaki duygu ve düşüncelere odaklanmaya ne dersin?

    “Ne güzel sevdiğim şu şu şu insanlar hep benim yanımda. Sevmediğim şu şu şu insanlar da nasıl hayatımdan uzaktalar.”

    Sen buna odaklanınca hayatında da daha bol kanıtlar görmeye başlayacaksın.

    Kolay gelsin.

    Not: Kusura bakma, sorunu daha önce göremedim. Çok çok sevgiler.

  12. nurcan gül
    23:53, 29 Kasım 2010

    Sevgili Funda teyzecim, iyi ki varsınız Allah sizden razı olsun. Yolunuza çıkan küçük taşların sizi tökezletmesine izin vermeyiniz. Bizler sizi seviyoruz. Ben de diğer arkadaşlarım gibi acaba bu hafta ne yazacaksınız diye heyecanla bekliyorum. Sizin yeni öğrencilerinizdenim. Allah razı olsun ki sizin sayenizde tevekkülü daha bir anlar oldum. Şükürün ne kadar önemli olduğunu idrak ettim ve Sevgili Allahtan hiçbir zaman ümit kesmememiz gerektiğini öğrendim. Sevgiyle, sağlıcakla ve hep mutlu kalın. Saygılarımla.

  13. Funda Teyze
    15:13, 22 Aralık 2010

    Nurcan Gül arkadaşım,

    Güzel sözlerin için teşekkürler.

    Tökezlesem bile bunda da Allah’tan çok güzel armağanlar olduğunu ben defalarca yaşayarak gördüm.

    Tavsiyem sizlerin de her olayda bir hayır görmek için bakmanız.

    Şükürler olsun Allah’a tüm öğrettikleri için. Tüm yol gösterişleri için. :D

    Çok çok sevgiler.

  14. sevgin
    00:00, 5 Mart 2016

    Sevgili Öğretmenim,
    Makaleyi tekrar okurken Allah’a teslimiyeti hissettim.
    Ortada bu kadar öğretmen karmaşası varken yapılan yanlış seçimlerle bu karmaşa nesilden nesile hayatın parçalarına zarar vermeye devam ediyor.
    Doğru ile yanlış arasındaki farkın değerini bu makale ile bir kez daha anladım.
    İyi ki sizin gibi bir öğretmenim var, şükürler olsun Allah’a.
    Şükürler olsun.
    Şükürler olsun.
    Şükürler olsun.
    :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp:

  15. Funda Teyze
    14:36, 7 Mart 2016

    Ne güzel Sevgin arkadaşım,

    Yanlış yapılan seçimlerin nesilden nesile verdiği zararı çok güzel anlatan senin arkadaşlarınla bir konuşman vardı. Onu burada da paylaşsan ne güzel olurdu, okuyanlar faydalansın dilerim.

    Sen de iyi ki varsın ve benim öğrencimsin.

    Çok şükür.
    Çok şükür.
    Çok şükür.
    :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp:

  16. sevgin
    22:49, 10 Mart 2016

    Tabi paylaşırım öğretmenim :D
    Arkadaşlarım televizyon dizilerini konuşuyorlardı ve o dizilerde evlilik dışı çocuk hikayeleri vardı. Ben de bu konuşmalarına şahit oldum ve arkadaşlarıma annelerimizin gençlik zamanında erkek arkadaş edinmenin, erkeklerle buluşmanın hoş karşılanmadığını ama bizim zamanımızda normal karşılandığını, bu diziler sayesinde şimdiki çocukların da gelecekte evlilik dışı çocuk sahibi olmayı normal karşılayacaklarını, evlilik dışı çocuk yapacaklarını, buna modernlik diyeceklerini vs. söyledim.
    Arkadaşlarım susarak bana hak verdiler.

    Şükürler olsun ben artık televizyonun, filmlerin, romanların hayatımıza verdiği zararı biliyorum ve kendimi koruyorum.
    Bence bu yorumu okuyan herkezin de bir kez daha düşünmesi lazım. Bize sahte hayatları gerçek gibi yansıtmalarını, hissettirdikleri duyguları, bilinç altımızca kabullenilen ve çekim yasamızı, tüm hayatımızı etkileyen verdiğimiz yalan yanlış kararları, araştırmadan doğru kabul ettiğimiz bilgileri, konuşmalarında anlamını bilmediğimiz kelimeleri kullananları vs. düşünmek lazım.
    Allah gelecek nesillerimizi korusun, hayırsızlıklardan uyandırsın, temizlenme nasip etsin.
    Şükürler olsun biz sizinle uyandık ve temizleniyoruz Öğretmenim.
    Şükürler olsun Allah’a.
    Övgüler olsun Allah’a.
    :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp:

  17. Funda Teyze
    10:35, 11 Mart 2016

    Çok çok teşekkürler paylaştığın için Sevgin arkadaşım.

    Gerçekten de çok şükür biz uyandık, uyanığız. Uyuyanların Allah yardımcısı olsun, çünkü o yol acılı, sancılı, hayal kırıklıkları ve aşağı inişin yolu. Allah korusun hepimizi.

    Ve övgüler olsun bizi hiç terketmeyen, bize hep yol gösteren Allah’a.
    :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp:

  18. Funda Teyze
    10:40, 11 Mart 2016

    Aslında geçenlerde Amerika’da tam 2 milyon üniversite öğrencisi hakkında bir haber okudum.

    Bir makalemde bahsettiğim ve bu kötü gidiş devam ederse göreceğimizi söylediğim şeyi ŞU AN yani 2016 yılında bu 2 milyon kişinin yaptığını öğrenmek çok üzücü.

    O makalemin bağlantısını da burada veriyorum ki, bu makale ile biraz uyanan arkadaşlar, o makale ile TAM UYANSINLAR.

    http://cekimyasasi.net/makaleler/2014/02/14/hayatin-2-parcasinda-ogretilen-yalanlar-ve-yanlislar/#content

    Allah hepimizin, herkesin sonunu hayreylesin.
    6kl

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...