İletişimde Seçicilik

Zalimler zalimliklerinde sınır tanımazlar genelde.

Eskiden canciğer arkadaş ‘gibi’ iken bile zalimliğini, küçültmeler, alaylar, iğneler, nispetle gösteren, ardından Allah’ın bir lütfu olarak kendisine daha hallice arkadaşlar edinmeye karar verip de, küçük gördüğü kişilerle arasını açan bir kişi, eğer mekan olarak da uzakta ise, ne ala.

Ama ya aynı apartmanda ya da aynı sitede isek?

Çocukların okulu sebebi ile veya ortak bir başka arkadaşlar sebebi ile, ya da eve girerken çıkarken ara ara yakınlaşmak durumunda isek?

Hatta aynı şehirde olup, ara ara aynı parkta veya restoranda karşılaşma durumu varsa?

Hepsi için Allah’a sığınıp güzel bir çare bulmak mümkün ama bugün aynı apartmanda yaşayıp o kişi tarafından ezilme durumlarını biraz konuşalım ve size hem bu durumun çekim alanımızca önemini anlatayım, hem de harika bir çare söyleyeyim.

Zalimin diğer komşularla dost olma stratejisini ve onları da aleyhinize işleyerek sizinle aralarını bozmasını düşünün.

Ve ardından da kendileri ne kadar mutlu, ne kadar iyi anlaşıyorlar, birbirlerini ne kadar çok seviyorlar diye nispet yaparak, gösteriş yaparak, sabah akşam kapınızın önünde bas bas bağırarak mutluluklarını ilan edişlerini ve sizi de dışladıklarını düşünün.

Hadi dışlamak önemli değil. Onun Allah’ın bir lütfu olduğu kesin.

Ama ya gürültü? Sabah akşam yapılan taciz? Dışarıya bir yürüyüşe çıksanız garip garip bakışlar, garip garip suratlar ve ifadelerle, fısıldaşmalarla karşılaşmak?

*****************************

Hayat veya birileri bu şekilde üzerimize üzerimize geliyorsa, ruhi bir kısır döngüye yakalanma tehlikesi var, sevgili arkadaşlarım.

Bu kısır döngünün parçaları genellikle şunlar oluyor:

  • – Yaşadığımız sıkıntılı bir dönem.
  • – Bizim buna kapılıp hayata olumsuz dalgalar yaymamız.
  • – Bu dalgaların daha çok derdi, sorunu hayatımıza çekme özelliği.
  • – Bu dalgaları ve bunlardaki dert arayışını, başkalarına dert olmaya zaten hazır ve istekli, kötü niyetli bazı insanların hissetmesi ve koşa koşa gelip bize sorun ve dert olmaları.
  • – Bizim bundan etkilenerek daha da olumsuz bir havaya bürünmemiz ve bu kötü niyetli insanları daha da heveslendirmemiz.

Evet, bu çok yıpratıcı bir kısır döngü!

Bunları bir zincirin birbirine bağlı halkaları olarak da düşünebiliriz.

Ve her zincirde olduğu gibi, bu zincirde de halkalardan EN AZ BİRİ koparılırsa, kısır döngü durabilir. 

İşte bu noktada, kulak tıkaçları çok kolay ve pratik bir çözüm sağlayabiliyor, sevgili arkadaşlarım. :D

Bize doğru gönderilen her iletişimi almak zorunda değiliz.

Her konuda olduğu gibi iletişim konusunda da, HAYIR diyebilmemiz, bu cesareti gösterebilmemiz gerekiyor.

Sana doğru gelen bir mektup, bir söz, bir mermi, bir armağan…

Hepsi iletişim.

Ve aralarından neyi kabul edeceğimizi seçebilmek hem bir yetenek, hem bir özgürlük hem de bir hak.

Hava yolu ile bize gönderilen ses dalgalarının kulağımıza girip girmemesi konusunda karar bize ait.

Kapımız ve kulağımız, hem herkese açık hem de herkese açık değil.

Bir iletişimin AMACINI, genel içeriğini öğrendikten sonra, eğer o iletişim bizi,

  • ** incitiyorsa,
  • ** yalansa,
  • ** haksızsa,
  • ** kötü amaçlıysa,
  • ** faydalı değilse,
  • ** sarsıyorsa,
  • ** dikkatimizi gereksiz ve zararlı bir şekilde dağıtıyorsa,
  • ** huzurumuzu kaçırıyorsa,
  • ** vaktimizi enerjimizi çalıyorsa,
  • ** ve hatta ruhi dengelerimizi bozuyorsa,

ne yapma hakkına sahibiz?

Eğer o bir mektup ise, hepsini okumama hakkına sahibiz.

Eğer o bir kitap ise, yarım bırakma ve bir kenara atma hakkına sahibiz.

Eğer o bir film ise, seyretmeme hakkına sahibiz.

Eğer o bir şarkı ise, dinlememe hakkına sahibiz.

Eğer bir hakaret, alay, gürültü ise katlanmama hakkına sahibiz.

Ve eğer bu bizi rahatsız eden, bir takım kendini bilmez kimselerin yaptığı GÜRÜLTÜ ise,

  • ** ister oradan uzaklaşmak şeklinde olsun.
  • ** ister elimizden geliyorsa, onları susturmak şeklinde olsun,
  • ** ister kulağımızı tıkamak şeklinde olsun,

o iletişime DUR deme hakkına sahibiz.

Ve bu zalimlik zincirinin BİR HALKASI kopunca, kısır döngü hafifleyebilir, hatta sonlanabilir.

Nefes alacak bir fırsat doğabilir ve hatta her şey ÇOK GÜZEL olabilir.

Bir not:

14 Mayıs Temizlik Saatimizde bu konuyu konuşurken, çok sevgili bir arkadaşım bana, kendi tecrübesinden, bazen kulak tıkacının işe yaramadığını söyledi ve sesi geçirdiğini söyledi.

Ancak ben ona da söylediğim gibi buraya da yazayım, ses kesen cinsten bir tıkaç olması gerekiyor. Su geçirmeyen, bozuk para şeklindeki tıkaçlar sesi pek kesmiyor. Ancak, yenilerini deneyerek, ses kesen bir tıkaç bulmak mümkün. Lütfen siz de bu kolay ve basit çözümü, tekrar tekrar denemekten çekinmeyin.

Tabii bir de, çevremize kulak vermemiz gereken durumlar oluyor. O zaman da tıkacı tam gerektiği anlarda kullanıp sonra çıkartacağız.

3-5 dakika da olsa bize bir nefes alma, toparlanma, Allah’a sığınma, ve tacizden kurtulma fırsatı vereceği için, 3-5 dakikalığına dahi olsa yüzümüze bir gülümseme getirse kar kardır.

Bu minik mutluluklar, Allah’ın izniyle, bizim o zalimlerden kurtulmamız, mucizevi bir şekilde onların hayatımızdan çıkmaları, uzaklaşmaları ile sonuçlanabilir.

İşte o zaman,

‘Övgüler olsun zalimler topluğundan bizi kurtaran Allah’a!’ diyerek, Nuh peygamber gibi Allah’ı övmeyi unutmayalım. :D

FARKINDALIKLAR

BİR

** İnsan gözünü kolaylıkla kapatarak, başını çevirerek, neyi göreceğini, neyi görmeyeceğini kolaylıkla seçebiliyor.

Ama DUYMAK konusu o kadar temel bir ihtiyaç ki, ve o kadar elzem ve önemli ki, uyurken dahi her şeyi duyabilecek şekilde yaratılmış.

Kapanması diye bir şey yok. (özel bazı istisnalar ve sorunlar hariç.)

  • ** Pişen yemeğin sesini,
  • ** Çalan kapının sesini,
  • ** Çocuğumuzun bizi çağırışını,
  • ** Cep telefonunun çantamızdayken az çıkan o melodisini,
  • ** Sokaktayken, gelen arabaların bazen hafif olan o sesini,

Bütün bunları duymak zorundayız.

Tabii bu durumda bize rahatsızlık ve zalimlik gönderen ses kaynaklarını, kolayca durduramıyoruz.

Ya aramıza duvarlar koyuyoruz, mesafeler koyuyoruz, ya o kaynağa gidip tatlılıkla veya sertlikle susturuyoruz.

Ama kulağın görevindeki önemi sebebi ile kulağımız iletişime her zaman açık ve hassas noktamız.

Ve bu hassasiyet, ilginç sosyal problemler yaratıyor bizim için.

İKİ

** Tabii zalimlerin iletişimini duymamak hak. Ama her konuda olduğu gibi, bu konuda da insan işi tersine çevirebiliyor ve iyi ile kötüyü karıştırabiliyor.

Zalimler de İYİLERİN doğru sözlerine, gerçeği ifade etme çabalarına kulaklarını kapatabiliyor.

Buna en güzel örnek, Kuran’da Nuh peygamberi duymak istemeyen zalim ve cahillerin, parmakları ile kulaklarını tıkadıklarını anlatan ayetler ve Nuh peygamberin Allah’a yakarışı.

**********************************
Nuh suresi

7- “Ben onları, sen kendilerini affedesin diye çağırdıkça, parmaklarını kulaklarına tıkadılar, elbiseleriyle sarılıp sarmalandılar, inat ve ısrar ettiler ve kibirlendikçe kibirlendiler.”
**********************************

Yani bize düşen, kulağımızı hayırsız şeylere biraz kapalı tutmak, hayırlı şeylere ise hevesle açmak ve bu kararı doğru vermek, ki sapmışlardan olmayalım.

ÜÇ

** Tabii Kuran’da ‘kulak kelimesini ararken, pek çok ibret dolu ayeti hatırladım, gördüm.

İnsanı en çok ürperteni, iyiliği duymayanların kulaklarını Allah’ın mühürlemiş olması konusu.

Bu ne demek?

Zalimler ve cahiller Allah istemedikçe ve kendileri de Allah’a sığınıp dilemedikçe, kendilerini iyiye, güzele, doğruya çağıran kimseleri DUYMUYORLAR, DUYAMIYORLAR.

Allah onların kulaklarını NEDEN mühürledi?

Çünkü Allah, güzel ve yumuşak sözler ve çağrılarla dolu olan peygamberleri, o kutsal armağanları, o zalim insanlara vermek istemedi.

Neden istemedi? Çünkü onlar zalimliklerinde ısrar etmiş ve etmeye kararlı kimselerdi.

Yani, hayırlı ve güzel şeyleri duyabilmek, farkedebilmek de Allah’a, hem yardım istememiz, hem de şükretmeiz gereken bir konu.

Övgüler olsun Allah’a duyabildiğimiz TÜM güzel ve hayırlı çağrılar için.

DÖRT

** Bir de pratik bir farkındalık:

İnsan kulağını kapattığında, sanki kafasının içine saklanıvermiş, oraya kendini kapatıvermiş gibi bir his ve bir yanılgı oluşuyor.

Bu sebeple kulağımızı kapattıktan sonra biraz sağa sola, odaya ve odanın içindekilere bakmamız bizi rahatlatacaktır, alanımızı genişletecek ve küçülmesine engel olacaktır.

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (4)
  1. Ozlemi
    07:07, 19 Mayıs 2016

    Harika bir makale daha çok güzel ve çok faydalı. Bunları konuştuğunuz anda da olduğum için şükürler olsun.
    Emeğinize sağlık

  2. Funda Teyze
    13:22, 19 Mayıs 2016

    Çok çok teşekkürler Özlemi arkadaşım. :D

    Evet ilk konuştuğumuzda ve ilk kapımız açıldığında beraberdik ne güzel. :D Temizlik Saatine katıldığın için de teşekkürler.

    Allah bana güç verse de her temizlik saatinde açılan kapılarımızdan makale yazabilsem. :D
    :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp:

  3. sevgin
    00:03, 21 Mayıs 2016

    Ne güzel anlatmışsınız, kötü ve zararlı amacı olanlara kendimizi korumak için kulak tıkamak güzel bir formül :D
    :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp: :kalp:

  4. Funda Teyze
    12:10, 26 Mayıs 2016

    :D Değil mi, Sevgin arkadaşım. :D
    2k

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...