18 – Hayatımızın 2. Parçasından Hayat için Bir Ders: Aşık Olmak…

Hayatımızın 2. parçası, yani eşimiz, ailemiz, çocuklarımız, bize içerdikleri inanılmaz miktarlardaki sevgi sebebi ile, hayatımızın her parçasında kullanmamız gereken yaşam dersleri veriyorlar.

Benim sık sık farkettiğim, çekim yasası öğrencilerimin, başarılı olabilmeleri, devamlı ve bol mucizeli sonuçlar alabilmeleri için, beraber yaptığımız çalışmalarda, onların KALPTEN, İÇTEN çabalarının gerekmesi.

Bir öğrencimle ister e-posta aracılığı ile olsun, ister kurslarımda olsun, iletişimlerimizde ben onların bana her yazdıklarını, neredeyse 3-5 defa okuyorum.

Okumadan önce onları tam olarak anlamak için NİYET ederek okuyorum.

Ve gerekirse anlayışı tam olarak elde edene kadar TEKRAR TEKRAR okuyorum.

Ve gerekirse, okuduklarımın, aklımda ve kalbimde, yankılanıp, gerekli anlayışı ve farkındalığı elde etmek için, okuduktan sonra iyice içime sinmesi için 1-2 gün ona süre verip (buna demlenmek de diyebiliriz) tekrar okuyorum.

Neden sizce ben öğrencilerimin mesajlarını, bu şekilde dikkatle ve tekrar tekrar okuyorum?

Bu noktada benim de bir farkındalığım oldu, taze taze size de aktarmak isterim.

Ben öğrencilerimin mesajlarını, tekrar tekrar,

  • Öğrencilerimi, onları sevdiğim için okuyorum.
  • Çekim yasasıyla uğraşmayı, çekim yasasını öğretmeyi sevdiğim için okuyorum.
  • Öğrencilerimin hayatlarında gerçekleşecek olan o iyileşmeyi, düzelmeyi, gelişmeyi, istediğim ve sevdiğim için okuyorum.

Bütün  bu sebeplerin ortak noktası farkındaysanız, SEVGİ.

Ben öğrencilerimi, çekim yasasını ve çekim yasasını hayatımızın 8 parçasında iyilik, güzellik, doğruluk için kullanmayı, ve bu amaçla kullanılmak üzere öğretmeyi seviyorum.

İşte bu noktada hayatımızın 2. parçasından bir ders bir ibret almamız gerekiyor.

Benim çekim yasasını öğretmeye ve çekim yasası öğrencilerime olan sevgimin yoğunluğuna bakarak, rahatlıkla, buna AŞK diyebiliriz değil mi?

Eğer ben bu kadar yoğun sevgi hissetmeseydim, öğrencilerimin mesajlarını bu kadar çok (laf aramızda bazen 40 kere) okur muydum? :D :D :D

Benim onların mesajını defalarca okumamın ardından da ele emeği, göz nuru, kalbimden, aklımdan, ruhumdan, canımdan, tüm hayat bilgimden ve tüm hücrelerimden koparak, özenerek, bezenerek, dikkatle, hani neredeyse yana yakıla bir cevap yazıyorum.

KALPTEN yazıyorum diyeceğim ama aslında KALPTEN sözü bile yetmiyor anlatmaya o cevaba verdiğim SEVGİYİ.

Yine farkettiyseniz, ancak AŞK kelimesi o yazıyı yazarken hissettiklerimi açıklayabiliyor.

Ve yazımın arkasından da, artık heyecanla öğrencimin cevabını, ulaşacağı farkındalıkları, temizlikleri, başarıları bekliyorum.

Bu bekleme sırasında da eğer vaktim varsa, hem öğrencimin bana olan mesajını, yaptığı ödevi veya temizliği, hem de benim cevabımı tekrar okuduğum da oluyor. :D :D :D

Eğer öğrencim de bu iletişime KALPTEN İÇTENLİKLE katılırsa, sonuç harikulade farkındalıklar, harikulade temizlikler, Allah’tan maddi manevi mucizeler şeklinde gerçekleşiyor.

Bu mucizelerin ve başarıların elde edilebilmesi için, Kİ emin olun bunlar her gün sürekli gerçekleşiyor, öğrencimin de çekim yasasını, hayatının 8 parçasını ve beni de çok sevmesi gerekiyor.

Gereken sevgi miktarını tarif etmek için, yine hayatımızın 2. parçasından o “aşk” kelimesini ödünç almak durumunda kalıyoruz. :D :D

Benden az biraz hoşnut olanların, çekim yasasına az biraz ilgi gösterenlerin,  başarıları en başta 1-2 tatlı güzel mucize ile başlıyor. Onları bile şaşırtan Allah’tan gelen tatlı ve harikulade farkındalıklar ile.

Eğer o kişi, bu mucizler karşısında, kalbinde yavaş yavaş çiçek açan sevgiyi aşkı bastırarak, olayı, başarıyı küçümserse, bana veya öğrendiği konulara MESAFELİ, SOĞUK, “Ben aldığımı alayım ama bu konulara fazla bulaşmayayım”, “İş fazla ciddileşmesin” şeklinde yaklaşırsa, bir başka ifadeyle kalbinde doğmak üzere olan o aşkı, en baştan köreltirse, hepberaber yaşayacağımız o mutluluklardan, güzelliklerden, uzak kalmış olunuyor.

Benim bir öğrencime özene bezene yazdığım bir mesaja, bir temizlik ödevine, bir tavsiyeye karşılık olarak aynı ilgiyi, özeni, sevgiyi alamazsam tabii bu tek taraflı bir aşk oluyor.

Mesela, bir öğrencime iletişimimden sonra ben heyecanla beklerken, ‘Acaba ne farkındalıkları olacak? Acaba ne mucizeler yaşayacak? Acaba anlamadığı bir şey oldu mu?’ şeklinde öğrencimi düşünürken, eğer o öğrencim benim hislerimi, heyecanımı, sevgimi yok sayarsa, cevap bile vermezse, tabii bu karşılıksız bir aşk oluyor.

Hatta bazen, ben heyecanla beklerken kocaman bir sessizlikle karşılaşınca, tabii ben tekrar yazıyorum ‘Şu şu şu tarihli şu mesajımı almadın mı acaba’ diye, ve karşıdan ‘Mesajınızı aldım, farkındalıklarım da oldu ama size söylemem, cevap vermem gerektiğini düşünmemiştim’ ‘Sizi cevabımla meşgul edip zamanınızı almak istememiştim’ şeklinde soğuk ve mesafeli yaklaşılırsa birlikteliğimize, tabii bu hoş olmuyor.

Elbette bir insanın iletişim alanında problemleri olabilir, anlayışla karşılayabiliriz, fakat başarı için aşık olarak çalışmak gerekiyor.

İşine aşık olarak çalışmak, yaptığı uğraştığı şeye aşık olarak çalışmak, ve en önemlisi çalışma arkadaşlarına, öğretmenine, öğrencisine aşk seviyesinde sevgi hissetmek gerekiyor. Ve kişi aşkı, sevgiyi reddedince, iletişimi de aynı derecede soğuk oluyor, az oluyor.

Hayatın her parçasında da BAŞARI, o konuya aşık olmakla beraber gidiyor sevgili arkadaşlarım,

Yarım gönülle yaklaşınca ne çekim yasasından güzel bir sonuç alınabiliyor, ne de hayatın herhangi bir parçasından.

Ben buna hayatla MANTIK izdivacı yapmak diyorum.

Hayatta tanıdığım, tarihe geçmiş veya geçmemiş bütün başarılı insanlar, yaptıkları işe ve hayatlarına, AŞIK insanlar.

Mesela Atatürk’ün askerlik mesleğine ve devlet adamlığına olan yoğun ilgisi ve bunun eseri olan üstün başarısı sadece AŞK kelimesi ile anlatılabiliyor.

Tabii unutmayalım, hayatın 8 parçasına HAYIR, UĞUR, MUTLULUK getiren bir aşk.

Yoğun, güçlü fakat İYİ NİYETLİ bir aşk.

Sevgili arkadaşlarım,

Dünya 2 grup insan tarafından yönlendiriliyor.

İşlerini deli gibi seven kötüler ve işlerine AŞIK iyiler.

Hayatta gördüğün tüm kötülükler haksızlıklar, yalanlar, çirkinlikler, işini kör ve hayatın 8 parçasını yok sayarak seven kimselerin eseri.

VE hayatta gördüğünüz iyilikler güzelikler de işine aşık, hayatın 8 parçasını da İŞİYLE destekleyen, işini hayatın 8 parçasına hayır için ARACI olarak kullananların eseri.

Sizin hayatta AŞK derecesinde yoğun sevgi hissettiğiniz konular neler?

Ben sizden rica ediyorum:

Kendinize,
Eşinize, çocuklarınıza, ailenize,
İşinize, arkadaşlarınıza, ülkenize,
İnsanlığa,
Doğaya,
Maddeye,
Maneviyata, ruhlarımıza,
Allah’a,

AŞIK OLUN.

Aman ha, hayatla ve hayatın 8 parçasıyla mantık izdivacı yapmayın.

Evet biliyorum, insan aşık olunca incinebilir, aldatılabilir.

Ama incinmekten korkan, yaşamaktan korkuyor demektir.

Lütfen şunlara da aşık olmaktan çekinmeyin:

  • Temizliğe,
  • Düzene,
  • Sadeliğe,
  • Çeşitliliğe,
  • Uyuma,
  • Basitliğe,
  • Gelişmişliğe,
  • İşbirliğine,
  • Ustalığa,
  • Dehaya,
  • Çalışkanlığa,
  • Üretmeye,
  • Sevmeye,
  • Birlikteliğe,
  • Özgürlüğe,
  • İyiliğe,
  • Doğruluğa
  • Özene,
  • Yardım almaya,
  • Yardım vermeye,
  • Yardımlaşmaya,
  • Teşekküre,
  • Takdire,
  • Değer bilmeye,
  • Herkese, her şeye hakkını vermeye,

Tüm bunlar hayatın doyasıya aşık olabileceğimiz güzelliklerinden sadece bazıları.

Bunları size çirkin gösterenler varsa, mesela temizliğe çok düşkün olup çok temizlik yapanlar gibi, onları örnek almayın, onların dertli insanlar olduğunu bilin.

Hayata aşık olmaktan çekinmeyin.

Ancak hayatı aşkla yaşarsa insan, çağımızın yoğun rekabetçi ortamında, hayatın 8 parçasında başarı için gerekli enerjiyi, çalışkanlığı, gücü, özeni, başarıyı kendinde bulabiliyor.

Duygu yaşam enerjisidir.

Aşk da duygunun, yaşam enerjisinin, en yoğun hale gelmiş halidir.

Hani insan aşkı için dağları deler ya, işte size yaşam enerjisi. Hani insan aşık olunca bahar gelir ya, işte size yaşam enerjisi.

Seminerime gelmekten çekiniyor olabilirsiniz, elbette insan bazen çekinir. Fakat merak etmeyin, seminer hemen yarın değil, siz katılım başvurusu yaptığınızda, önce hediyem olan, Basamak Atlamak kursunun ilk 21 dersinde tanışa tanışa bebek adımlarıyla ilerleyeceğiz.

Beraber yapacağımız çalışmalar, birbirimizi daha da tanımamızı sağlayacak.

Sizi de diğer arkadaşlarla beraber seminerimde görmeyi çok isterim. :D

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (2)
  1. Alev
    10:19, 6 Haziran 2012

    Sevgili Funda Teyze,
    Ben de sizden gelen epostaları, cevapları, tavsiyelerinizi ve makalelerinizi tekrar tekrar, sindire sindire, düşüne düşüne okuyorum. Her okuduğumda başka bir anlayış ve keşfe, mutluluğa ulaşıyorum. Allah sizden razı olsun. Tüm bu kıymetli bilgileriniz ve yol gösterişinizle bizi aydınlattığınız için.
    Çok çok sevgiler.

  2. Funda Teyze
    15:58, 7 Haziran 2012

    Çok çok teşekkür ederim, Alev arkadaşım. :D :D

    Senin ve senin gibi okuyan arkadaşlarımın olması, benim de hayatımı anlamlı kılan, hayatımın 8 parçasına faydamı hissettiren, beni en mutlu eden şeylerden. :D

    Sen de tüm meşguliyetine rağmen, zaman verip bu güzel düşüncelerini yazdığın için sağ olasın. :D

    Çok çok sevgiler

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...