Arkadaşlarım kim benim?

Şüphe basamağı o kadar hassas bir basamak ki!!!

Evet, bunu her basamak için de söylemişimdir ama işte yine şüphe basamağındayız ve düşman ile külfet arasında, yani cehenneme, acılara, sıkıntılara, bir adım daha mı yaklaşacağız yoksa cennete, huzura, mutluluğa, iyiliklere, bir adım daha mı yaklaşacağız, arkadaşlarımız kim, kim değil, doğru karar vermek durumundayız.

Şüphe basamağının hassasiyeti bu:
Arkadaşlarımızı seçiyoruz bu basamakta.
Arkadaşlarımız kim, biz kimden yanayız, karar veriyoruz.

Geçenlerde Facebook’ta bir not yazmıştım. Bir insanın akıl sağlığının en güvenilir ölçüsü arkadaş seçiminden açık seçik görünebiliyor.

O notu buraya da getirip tarihe bir not düşeyim. :)

******************************************************

Bir insanın akıl sağlığının ölçüsü…

Bir insanın akıl sağlığı konusunda, gönlümüzü rahatlatacak şekilde ve davranışlarımızı ona göre ayarlayacak şekilde, nasıl emin olabiliriz?

Elbette, tekrar tekrar aynı zayıflığın sergilenmesi en büyük kanıt.

Fakat bazen bu insanın gönlünü ikna etmeye yetmeyebiliyor.

Bir alkoliğe alkolik diyebilmek için, bir erkeğe çapkın diyebilmek için ve daha binbir türlü zayıflığın adını koyabilmek için, insan kalbi elbette bir sürü kanıt istiyor ve bir türlü ikna olmak istemiyor.

İşte bu noktada benim vardığım sonuç şu:
Bir insanın akıl sağlığının en önemli ölçüsü, arkadaşlarının kötü olması.

Eğer bir insan, aklı başında fakat ufak tefek zayıflıkları var durumunda ise, kendisine arkadaş seçiminde herkes gibi davranıyor, kendisine iyi davranan, herkese iyi davranan ahlaklı, yardımsever insanları arkadaş edinmeye çalışıyor.

Fakat eğer zayıflığı belli bir dereceyi geçmiş ve kişiyi ele geçirmiş ve adı koyulabilir hale gelmişse, (çapkın, alkolik, serseri vb.) o zaman bunun yanında da hep mevcut olan bir özellik oluyor, kendine kötü arkadaşlar seçiyor, kötü arkadaşlarla geziyor, yaramaz insanlara meylediyor, iyi insanlarla nedense arasına mesafe koyuyor, bir soğukluk giriveriyor aralarına.

Eğer bu da yetmezse, bir ölçü daha var, o da insanının neyse o zayıflığı, onu çevresine ve kendisine zarar verecek bir şekilde, üzecek bir şekilde yaşaması.

Hepimizin zayıflıkları var, olabilir. Ancak bu zayıflıkları zararsız miktarlarda ve saklamaya çalışarak yaşarız. Ancak söz konusu zayıflık artık adı konulacak ciddi bir hale gelmişse, kişi bununla etrafına ciddi zarar vermeye başlıyor.

Örnek olarak Mehmet Bey, yaşadığı problemler sonucu ruhi olarak çığrından çıktığı yıllarda, aynı belirttiğim gibi kendi iflasına sebep olan kişilere yaklaşıyor, onlardan kendisini koruyan ve yardım eden kendi ailesine ve çocuklarına kötü davranmak için onlardan laf topluyor, onları kışkırtıp, sonra onları dinleyip, sonra gidip karısıyla çocuklarıyla kavga ediyor. Ne hikmetse, mirasını dahi, karısından çocuklarından kopartıp, onlara veriyor.

Kötü arkadaşlar ve kötü arkadaşlara meyletmek, onlara yaranmaya çalışmak, onları desteklemek, hayatta benim bulabildiğim en geçerli akıl sağlığı ölçüsü!

1 Haziran 2019

******************************************************

Ve şüphe basamağının hayattaki yerini iyi görebilmek için basamakları da getireyim:

Ben de bugün şüphe basamağında şu soruyu sordum kendime:

ARKADAŞLARIM KİM BENİM?

Tabii ‘arkadaşlarım kim benim’ sorusunun cevabını bulabilmek için önce,

KİM BENİM ARKADAŞIM DEĞİL?

sorusuna cevap aradım.

Kim benim arkadaşım değil?

  • Kazık atan, hainlik eden
  • Yardım etmeyen
  • Aşağı çeken
  • Sürekli ayakbağı olan
  • Sürekli külfet olan
  • Sürekli kendini taşıtan
  • Söz dinlemeyen
  • Laf anlamayan
  • Bildiğini okuyan
  • Yalana yanlışa aşık
  • Yanlışı söylenince pişkinlik eden

Bu 11 özelliği bıkmak bilmeden sürekli sergileyen, arkadaş bildiğimiz insanlar maalesef kendi yönleri de sürekli aşağı olduğu için bizi de sürekli aşağı çekiyorlar. Bize sürekli acılar, sıkıntılar yaşatıyorlar. Biz ne kadar yardım etsek de, yukarı çeksek de onları, eninde sonunda yine bizi aşağı çekmeyi başarıyorlar. Boşa kürek çekmek gibi bir şey bu kişilerle arkadaş olmak. Sonuç hep acı, hep hayal kırıklığı, hep gözyaşı. Tabii Allah’ın istisnaları hariç diyerek söz dinleyenleri, düzelenleri, yukarı çıkmak isteyenleri, yardım edenleri hariç tutalım.

Ve bu bulduklarımızdan yola çıkarak ARKADAŞLARIMIZ KİM onu belirleyelim:

  • İyilik eden, güvenip sırtını dayayabileceğin (ki arka-daş kelimesi buradan geliyor)
  • Yardım eden
  • Yukarı çeken
  • Kolaylık getiren
  • İşe, derde ortak olup taşın altına elini sokan
  • Gerekince dayanıp tutunabileceğin
  • Söz dinleyen
  • Laf anlayan
  • Öğüt alan
  • Yalandan yanlıştan tiksinen, iyiliğe doğruluğa aşık
  • Yanlışı söylenince utanan ve kendini, hatasını düzeltmek ve telafi etmek için çaba sarf eden

İŞTE BU KİŞİLER BENİM ARKADAŞIM.

BEN BUNLARDANIM.

BEN BU GRUPTAYIM.

BEN BU GRUPTANIM.

BUNLAR BENİM ARKADAŞLARIM!

Madem kuşku basamağında arkadaşlarımı buldum, Allah yardım etsin de külfet ve yukarıdaki basamakları da kolaylıkla çıkayım.

Allah yardımcımız olsun! :)
2k

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (2)
  1. Ozlemi
    11:33, 16 Temmuz 2019

    Ne güzel bir makale daha şükürler olsun.
    Ben de çok insanın hayatından çıktım çok insan da benim hayatımdan çıktı. Makaleyi okuyunca yine anlıyorum hayattaki basamaklarımız farklı olunca zaten hayatımızdan çıkmaları benim de onların hayatlarından çıkmamda ne güzel hayırlar varmış.

  2. Funda Teyze
    18:30, 16 Temmuz 2019

    Her ne kadar üzücü bir durum da olsa, Allah’a sığınıp, kabul etmemiz ve aynen senin yaptığın gibi hayır aramamız, gerçekten de en doğrusu ve başka çare yok, değil mi Özlemi arkadaşım.

    Allah bize iyiden, güzelden, doğrudan yana arkadaşlar nasip etsin diliyorum.
    2k

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...