Çekim Yasası ve Sevdiklerimiz Hakkında Endişe ve Merak Etmek…

100 günlük Harikulade Dilekler Maratonu‘nda, harikulade temizlikler, başarılar, şükürlerle ve çeşit çeşit açılan kapılarla dolu bir 30 günü doldurduk çok şükür.

Ve dilerim kendi kendine şükür maratonu yapan arkadaşlarım da, açılan (özellikle temizlik) kapılarının hakkını Allah’a sığınıp çok güzel vermiştir.

Ben de şahsen, maratonun 30. gününü mutluluk ve şükürle kutlarken, şaşkınlık içinde nasıl şimdiye kadar 30 günle yetinebildiğimizi, maratonu 30 günde nasıl bırakabildiğimizi düşündüm. :D

Çünkü şükürlerimiz şeker gibi tatlı.

Ramazan’ın sonunda yapılan o bayrama ‘ŞEKER’ bayramı denmesinin sebebini “bir kez” daha anladım. :D

İşte sırf bu ismi bu bayrama vermek bile gerçekten atalarımızın, içtenlikle Allah’a sığınan müslüman ve temiz kalpli  iman dolu atalarımızın zeka ve samimiyetlerinin bir göstergesi.

Çünkü bu isim KALP GÖZÜ ile bakılarak verilmiş.

Tabii anlamak için de yine kalp gözüyle bakmak gerekiyor. :D

Tabii bu bayram mutluluğu ve şükürleri, geçen bir bayramda benim yaptığım bir bayram kutlamasına yorum yazıp, bu bayramın adına laf söyleyen bir kişiyi de hatırlattı bana. :D

Ve Allah’tan ona da, kalpten yapılan şükrün tadını tüm hücrelerinde hissetmeyi nasip etmesini rica ettim.

Çünkü bu tür bir şükrün tadını, hissini bilmeyen, bu bayramın ismini de anlayamayacak ve hem bilmeyerek cahilce, hem de şükredip bayram kutlayan bir kimseye eleştiri yapmak şeklinde zalimce karar verecek, hatta elinden gelse bu kutlamaya engel de olacaktır.

Ama tabii, bu içten şükrün tadını bilmek bilmemek, yani kişinin şükürleri, sadece kendisinin elinde olan ve kendisinin bilebileceği, yapabileceği bir şey.

Bana sadece tavsiye etmek ve söylemek düşer.

********************************

Ve sevgili arkadaşlarım,

Unutmayalım ki, sevgi, şükür, merhamet konuları kişinin akıl ve kalp temizliği ile alakalı.

Hatalarımızda inat ettikçe, ille de haklı olmak isteyince maalesef temizlik gerçekleşemiyor.

Siz de haklı olma ihtiyacınızı bırakın, çöpe atın, sevgili arkadaşlarım. :D Daha doğrusu Allah’a sığınıp temizlik yapın.

Şahsen ben her zaman haksız olmayı yeğlerim, aklımda ve kalbimde temizlik istiyorsam. :D

Ki, haklı olmaya çalışmadığımız zaman ne ilginç ki, Allah’ın bir hikmeti olarak ve doğal olarak haklı oluyoruz. :D

Çünkü seçimlerimiz, kararlarımız doğal olarak haklı oluyor, doğrudan yana karar veriyoruz.

Aynı şekilde haklı olmak, haklı çıkmak çabasında olduğumuzda karar ve seçimlerimiz de temelden yanlış oluyor.

İşte Allah’ın mükemmel düzeni.

Sırf bir konuya yaklaşım şeklimizle, kafa yapımızla, aklımızın ve kalbimizin meylettiği yaklaşım tarzıyla, olay belirleniyor, şekilleniyor.

Allah herkese gerçek, içten ve temiz bir iman versin.

İşte bu kişi ile Allah arasında.

En yakınlarımıza dahi biz sadece öğüt verebiliyoruz.

Kişinin Allah ile arasındaki ilişki hep kişinin kalbinde ve ikisinin arasında oluyor.

İşte bu sebeple Allah ile aranızı iyi tutun sevgili arkadaşlarım.

Hiç kimsenin aranıza girmesine izin vermeyin. :D

Ve bir tavsiye de:

Allah’a kafa tutmayın.

Kafa tutmak yerine,

“Benim bilmediğim şeyler var bu konuda, bu bilmediğim şeyler sebebi ile henüz anlayamıyorum ama Allah’a sığındım, Allah’a güvendim ben, vardır bu işte de bir hayır, bir hikmet.” derim ben hep, isyan etmek yerine. :D

*****************************

Ve işte 30. gününe geldiğimiz bu çok özel 100 günlük maratonda da hem benim hem de maraton arkadaşlarımın pek çok kapıları açıldı.

Beraber teleseminerde yaptığımız temizliklerin ardından da pek çok temizlik kapıları açıldı. :D

Geçtik-geçemedik, o ayrı mesele. :D

Ama, şu bir gerçek ki elimizden gelenin en iyisini Allah’a sığınıp yapmaya odaklandık. :D

Ve benim açımdan bu, tam 2 hafta makalelerimi yazamamama sebep oldu. :D

Çünkü açılan kapılarımın hakkını vermekle meşguldüm. :D

Beni sevdikleri için merak eden hatta endişeye düşen arkadaşlar, çok çok sağ olsunlar AMA…

Merak edecekseniz, sevdiklerinizi değil, kendinize düşman olduğuna inandığınız kimseleri merak edin.

Hatta onlara da yazıktır, bence siz onları da merak etmeyin. :D

Bilmem anlatabiliyor muyum? :D :D

Bir kimse hakkında merak etmek, endişe etmek, hiç iyi bir şey değil.

En başta Allah’a sığınmadığınızın göstergesi.

Çekim yasası açısından, sevdiğimiz insanları merak etmek ve endişe etmek konusunda biraz daha detaylı bir tavsiye ve çok önemli bir çekim yasası dersi vermek isterim.

Ama bu dersten de önce, yine eski bir maratonda veya face’de daha sık çekim yasası pırlantası yazdığım zamanlarda, yazılarımı bir kaç gün aksattığımda veya geciktirdiğimde, yine merak ve endişe ile, iyi olup olmadığımı soran arkadaşlara verdiğim cevabı burada da tekrar edeyim.

Sevgili arkadaşlarım,

Ben her şartta, ve her halde, ve herhalükarda, Allah’a sığındım ve bu sebeple lütfen beni asla ve asla merak etmeyin. Sağ olun var olun ve bilin ki, çok şükür, ben HER şartta ve HER halde ve HERHALÜKARDA çok çok iyiyim.

Siz de Allah’a sığının ve aklınızı, kalbinizi, söz ve hareketlerinizi, hep huzur, şükür, mutluluk, umut, güven, sabır ile doldurun.

Eğer benim merak edilecek, endişe edilecek bir durumum VARSA bile ve OLDUYSA bile, sizden bana gelecek olan o Allah’a şükür, hayır duaları, huzur, mutluluk, umut, güven ve sabır dolu titreşimler, hem size hem de bana daha faydalı olacaktır. :D

***********************************

Tabii sizi gayet iyi anlıyorum.

Ben de bir zamanlar, sevdiklerim mesela annem veya babam biraz gecikse, endişelenir, acaba bir şey mi oldu, ‘acaba şu mu oldu, acaba bu mu oldu’ diye pek çok kötü senaryo yazardım. :D

Frekanslarla ilgili makalemde de bahsettiğim o NAZAR konusu da yine kendi başına çok çok önemli bir konu ama, sonuçta bir başka kimse hakkındaki düşüncelerimiz, hislerimiz söz ve hareketlerimiz, kısacası o kişiye BAKIŞIMIZ olduğu için temelde aynı konular.

Sevdiğimiz insanlar hakkında da endişe ile “acaba bir şey mi oldu” diye merak ederek düşünmek ve bunları hissetmek, onlara BU BAKIŞLA bakmaktan ziyade, Allah’a sığınarak ve hep en iyisini düşünerek, sabrederek bakmak en iyisi.

Tabii merak etmeyin, Allah’a sığınınca, olumsuz tüm bakışlarımızın hiç bir etkisi olmuyor, çok şükür.

Tekrar ediyorum:
HİÇ BİR ETKİSİ OLMUYOR.

Kazara bunları düşünsek hissetsek bile, Allah’a sığınırsak, (ki bu çok kolay, kalbimizde hissederek, “Allah’ım sana sığındım ben” diyoruz.) tüm o olumsuz bakışların, hiç bir etkisi olmuyor, çok çok şükür Allah’a.

Benim çekim yasası tavsiyem, sevdiklerinize Allah’a sığınarak ve huzur, güven, hayır duaları ve sabırla bakmanız.

Ve eğer bakamasanız da, Allah’a sığınmanız. :D

İşte bu sayede, HERHALÜKARDA iyi olmayı başarabiliyoruz.

Biz iç alemimizde Allah’a sığınınca, bizim dışımızda ve çevremizde olan HER ŞEY de yeniden şekilleniveriyor, çok şükür.

Bu Allah’a sığınmanın gücü.

Unutmayın, kuvvet yalnız Allah’tan gelir.

Ki “maşallah” sözünün anlamı da bu. :D

Bu sebeple benimle başarısını paylaşan herkese “Maşallah” demeyi, hatta 3 kere, 40 kere, 41 kere, artık içimden ne kadar gelirse, söylemeyi çok severim. :D

Siz de maşallah deyin bol bol. :D :D

*********************************

Ve unutmadan, gelecek hafta Cumartesi günü saat 18:00‘de çok sevgili arkadaşlarımla teleseminerde canlı olarak buluşup temizlik yapıp, beraber Allah’a sığınacağız ve bazı çok çok önemli negatif yeminlerimizi temizleyeceğiz.

2 hafta makale yazmamamı affettirmek için, erken alan arkadaşlarıma verdiğim indirimi kapatmıyorum. :D

Dilerim beni seven ve merak eden arkadaşlarım da hem bu makalemdeki çekim yasası dersini çok iyi alır ve çekim yasası açısından bir basamak daha yukarı çıkarlar, hem de teleseminere katılıp, çok önemli bilgiler öğrenip, akıl ve kalplerinde harikulade bir temizlik yaparlar.

Bu vesile ile bu merak konusu da bizim için harikulade bir kapı olmuş olur. :D

*********************************

Ve bundan da başka, asıl maratonda benim açılan çok önemli ve harikulade bir kapım ve bu kapının hakkını vermek için hazırladığım bir site hakkında bir makale daha yazdım. İşte o da şu adreste: Dualar, Dualar, Dualar.

Hepinize, huzur, şükür, hayır duaları, mutluluk, umut, güven, sabır dolu günler dilerim.

Dilerim haftaya teleseminerde konuşuruz. :D

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (0)

Henüz yorum yok.

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...