Mini Kurs – Yeni Yıla 7 gün – Bölüm 2

Pin It

Harikulade dileklerin Funda Teyzesinden, hepinize merhaba.

Sevgili arkadaşlarım,

2012′nin Mart, Nisan, Mayıs aylarında çekim yasası ile tanışmamın 20 yılını kutlayacağım. Neden 3 ay derseniz, o zamanlar günlük tutmadığım için, tam olarak hangi gün tanıştığımı bilemiyorum.

3 aylık şükür ise, tam bir maraton gibi olacak, ne güzel.

Dile kolay 20 yıl.

1992-2012

Evet bu 20 yıl benim için tam bir maceraydı.

20 yıl önce de şimdi olduğu gibi, bu bilgiyi ülkeme tanıtmayı çok istemiştim.

Ancak bu harikulade bilginin, yaşadıklarımızın sorumlusu olma ve geleceğimizin kendimiz tarafından düşünce ve duygularımızla şekillendirilebileceği bilgisinin Allah ile nasıl bağdaştığı konusunda kuşkularım, çekincelerim sebebi ile o yıllar sessiz kaldım. Çok yakınlarım hariç kimselere konuşamadım.:D

Taa kii, Sayın Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ün derin dil bilgisi sebebi ile, kelimelerin olası tüm anlamlarını vererek anlaşılır bir Türkçe ile bize sunduğu Kuran mealini okuyana kadar.

Çünkü o zaman gördüm ki, çekim yasası en güzel bir şekilde bize Kuran tarafından öğretiliyormuş.

Anlamını bilmeden okumalar bizi Kuran’ın aslından da çekim yasasının öz bilgilerinden de uzaklaştırmış, ve ülkemizin içinde bulunduğu karmaşaya şaşmamak gerekiyormuş.

Tabii bu farkındalık sebebi ile çekim yasasındaki bilgilerimi daha derinleştirmek için, Kuran’ı da tekrar tekrar okuyarak ve mini kursumuzun ilk bölümünde verdiğim o temizlik alıştırması ile bol bol temizlik yaparak harikulade yıllar geçirdim.

Ancak bu yıllar sırasında, hani o çekim yasası ile ilk tanıştığım zamanlardaki, ülkeme, arkadaşlarıma tanıtma isteği biraz azalmıştı.

Allah beni affetsin. ‘Yaşar Nuri hocamızın mealini okumaları yeterli, benim ayrıca bir şey anlatmama gerek yok.’  diye de kendimce bir bahane oluşturmuştum.

VE çevreme o meali tavsiye etmemin, veya hediye etmenin yeterli olacağını varsaymıştım.

Ancak işte aklımızın kalbimizin hemfikir olduğu bir konuda çeşitli bahaneler üretip, atmamız gereken o adımları atmadığımız zaman, sonuç hiç de hayırlı olmuyor.

Neden?

Çünkü benim 1992′de verdiğim o kararı uygulamamam, 2000′li yıllarda, çekim yasası adı altında, EVRENE dileklerimizi sunmayı öğreten saçma sapan öğretilerin ülkemize gelmesine, hatta yayılmasına sebep oldu.

Hemen burada ve şimdi bu konuda bir temizlik yapmak isterim. Çünkü temizlik yapmak bekletmeye gelmiyor. Temizlik fırsatı çıkar çıkmaz, temizlik kapısı açılır açılmaz, temizlik yapmak en hayırlısı oluyor.

******************************

Allah’ım ben bu yanlışım konusunda sorumluluğu alıyorum.

Ben yaptım. Ben yaptım. Ben yaptım. Sessiz kaldım. Kendiliğinden olsun diye bekledim. Anlatmadım. Duyurmadım.

Yalan yanlış, Allah’ı unutan, unutmuş, ve de unutturan öğretiler sardı etrafı.

Allah’ım sen affetmeyi çok seversin. İçtenlikle sana geleni af dileyeni hemen affedersin. Lütfen beni de affet.

Ben hatamdan 2008′den itibaren vazgeçtim. Elimden geldiğince, dilim döndüğünce, hayatın 8 parçasını kucaklayarak çekim yasasını okuyucularıma öğretmek için yazılar yazıyorum, kurslar düzenliyorum.

Şükürler olsun sana, yalanlar, yanlışlar denizinde adalar oluşturduk.

Bana ‘Allah razı olsun’ diye gelen, başarılarıyla, anlayış ve keşifleriyle gelen, tüm okuyucularım için ve hevesle, azimle, kararlılıkla kurslarıma yazılan öğrencilerim için sana minnetarım, Allah’ım.

Allah’ım sen affetmeyi çok seversin, hemen affedersin ama biz kendimizi suçlamaya devam eder dururuz. Bu sebeple senin affediciliğini ben de kendime örnek alarak, kendimi affediyorum.

Kendimi affediyorum ve çok seviyorum.
Kendimi affediyorum ve çok seviyorum.
Kendimi affediyorum ve çok seviyorum.

Şükürler olsun Allah’ım.

********************************

Mini Kurs – Yeni Yıla 7 gün – Bölüm 2
Ve, sevgili arkadaşlarım,

Dünkü dersimizde gördüğümüz temizlik konusunu, 1 yıla ait olarak değil, 10-20 yıllık hatta daha uzun dönemler içinde yapabileceğimize örnek olan ama plansız bir şekilde gerçekleşen bu girişten sonra, ”Yeni Yıla 7 gün’ adlı mini kursumun 2. dersine hoşgeldiniz.’ diyorum.

Evet bugün yeni yıla 6 gün kaldı. :D:D

Mini kursumuzda, 2012 yılında hayatımızın her parçasında, huzur, güven, başarı, bolluk, bereket, sevgi, saygı, güç kuvvet içinde mutlu bir hayat için ne yapmamız gerektiğini, ne adım atmamız gerektiğini bulurken, bugün, ne yapacağız?

Tabii ki 2011 yılını biraz daha detaylı inceleyeceğiz.

Ama hemen hatırlatayım, dünkü dersimizde verdiğim o temizlikleri hakkını vererek yapmadıysak bu dersten pek fayda göremiyoruz.

O sebeple dünkü verdiğim temizlikleri yapmadıysanız, ÖNCE onları yapın.

*********************************

Ve bugün 2011 yılını daha detaylı incelerken şu konuya bakacağız:

Geçen senenin başında, hayatımızın 8 parçası için dileklerimiz, kararlarımız, niyetlerimiz ve planlarımız NELERDİ?

Hani o heyecanla, yeni yılın hevesi ile aldığın kararlar, dilediğin dilekler, ettiğin niyetler, nelerdi onlar?

Hayatının her parçasında. Her konuda.

Neler dilemiştin?

Neler ummuştun?

Neler beklemiştin?

Nelere ulaşmak istemiştin?

Neler yaşamak istemiştin?

Neler planlamıştın?

2011′in başında dilediğin, umduğun, beklediğin, ulaşmak istediğin, yaşamak istediğin, planladığın o dileklerine, kararlarına, niyetlerine, dikkatle bak ve bunları defterine yaz.

Ve bunun ardından da, onları bugün, 2011′in bu son günlerinde ulaştığın, ulaşmış olduğun sonuç ile karşılaştır.

Şu an itibarıyle, aradan 1 yıl geçmişken, bu dileklerimiz, kararlarımız, niyetlerimiz ve planlarımız açısından NEREDEYİZ?

Bir başka deyişle SONUÇ ne?

***********************************

Bu sonucu iyi irdelemek, çok iyi anlamak çok önemli sevgili arkadaşlarım.

Neden önemli?

Çünkü eğer sonuç güzelse, son bir yıldır attığımız adımlar demek ki doğru adımlar.

Demek ki o adımları atmaya devam etmemiz hayırlı ve iyi, güzel, doğru.

Bu sadece sonuç güzelse değil, sonuç, dileklerimize yaklaştığımız, az da olsa o yönde ilerlediğimizi gösteriyorsa da geçerli.

Bizi dileklerimize, kararlarımıza, niyetlerimize, planlarımıza yaklaştıran adımları daha çok atmak, uzaklaştıran adımları ise azaltmak hatta onlardan vazgeçmek durumundayız.

Peki, eğer sonuçlar güzel değilse?

Dileklerimizin, kararlarımızın, niyetlerimizin TAMAMEN ZITTI bir sonuç içerisindeysek, yapmamız gereken, hayatımızın 8 parçası için hayırlı, uğurlu olan o dileklerimizden, kararlarımızdan, niyetlerimizden, planlarımızdan vazgeçmek DEĞİL, aksine, bize bir arpa boyu bile yol almamıza engel olan attığımız o adımlardan vazgeçmek.

1 sene boyunca attığımız o adımlar hiç bir şey, hiç bir sonuç almamıza yaramamışsa, bu dileklerimizde değil, adımlarımızda yanlışlık olduğunun göstergesi.

Veya atmadığımız o adımlar.

Çünkü aslında aklımız ve kalbimiz doğru adımı biliyor. Biz bahanelere sığınıp o adımı atmadıkça sonuç almamız da imkansız oluyor doğal olarak.

Sonuç vermeyen aynı adımları bir 365 gün daha atmayı ve gelecek sene aynı durumu tekrar yaşamayı istemeyiz değil mi?

Veya aklımızın kalbimizin hemfikir olduğu ama bahanelere sığınıp atmadığımız o adımları atmayarak bir 365 gün daha geçirirsek, gelecek sene aynı durumu tekrar yaşamamızın kaçınılmaz olduğu sizler için de açık, değil mi?

İşte bu sebeple, 2011′i iyice incelemek,

** en baştaki o harikulade dileklerimizin, kararlarımızın, niyetlerimizin NELER olduğuna,

** ve 2011 sonu itibariyle bu harikulade dilekler, kararlar, niyetler açısından NEREDE olduğumuza,

dikkatle bakmak çok önemli.

Ve tabii unutmuyoruz, harikulade dilekler derken, hayatımızın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, yararlı dilekleri kastediyoruz.

Hayatımızın 8 parçasından birine veya daha fazlasına, hayırsız, uğursuz, faydasız, zararlı dileklerimiz ayrıca temizlik gerektiriyor.

*********************************

Bugün de yine dünkü gibi, kendinize şöyle sessiz, sakin bir köşe, sessiz sakin bir 20-30 dakika bulun, ayırın.

Oturun, elinize bir kalem defter veya kağıt alın ve 2011 yılının başındaki dileklerinizi, kararlarınızı, niyetlerinizi, planlarınızı inceleyin.

Sonra bu dilekler, kararlar, niyetler, planlar açısından, şu an geldiğiniz noktaya bakın.

SONUÇ NE?

A- Onlara ulaştınız, hatta beklediğinizden de daha harikulade bir sonuç mu elde ettiniz?

B- Yoksa, tam da beklediğiniz sonuca mı ulaştınız?

C- Yoksa, o yönde büyük aşamalar kaydettiniz ama henüz tam bir sonuç alınmamış bir durumda mı?

Ç- Yoksa o yönde minik başarılar, minik adımlar mı attınız, sonuç da bu doğrultuda, minik yol alışlar şeklinde mi kendini gösteriyor?

D- Yoksa, 1 arpa boyu yol bile gidemediniz mi?

E- Yoksa, dileğinizin tamamen zıttı, tamamen karşıtı bir sonuç içerisinde misiniz?

Durumu Allah’a sığınıp, aklınıza ve kalbinize bakarak, içtenlikle ve dürüstlükle inceleyin.

SONUÇ NE?

Defterinize yazın.

Bunun ardından da NEDEN ve NASIL bu sonucun gerçekleştiğini inceleyin.

NEDEN ve NASIL?

DİKKAT DİKKAT!!!!

Bu alıştırma pişmanlıkla, kendimize acıyarak yapılacak bir alıştırma değil.

‘NEDEN ve NASIL’ bu sonuca ulaştığımızı anlarsak, yeni yıla gerçekten de çok güçlü, çok akıllı bir şekilde girmemiz mümkün olacak.

2012′ye bu bilgi olmadan, aynı geçen seneki gibi girersek, NEDEN ve NASIL bu sonuca ulaştığımızı bilmeden, aynı hareketleri aynı adımları atarsak, 2012 yılı sonunda da elde edeceğimiz sonuç AYNI olacaktır.

Einstein’ın söylediği şu söz bu konuyu ne kadar da güzel anlatıyor: Aynı şeyleri yapıp, farklı bir sonuç elde etmeyi beklemenin çılgınlık olduğunu söylemiş.

Benim de hem tecrübelerim hem de gözlemlerim kesinlikle bu yönde.

Siz sevgili arkadaşlarımın da, bu yönde ilerlemelerine gönlüm razı değil.

Defterimize yazalım:

1- 2011 başındaki dileklerimiz.

2- 1 yılın sonunda ulaştığımız SONUÇ.

3- Bu sonuca ulaşma SEBEBİMİZ. Bu sonucun NEDENİ.

*********************************

Sevgili arkadaşlarım,

‘Yeni Yıla 7 Gün’ adlı bu mini kursumun ikinci dersinin ve yapacağımız bu çalışmaların hepimize hayırlı uğurlu olmasını dilerim.

Hepimize kolay gelsin.

Ve yarınki 3. dersimizde buluşmak üzere hepinize çok çok sevgiler.

Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi.

Tweet Yap
Facebook'ta paylas!