1. BAYRAM HEDİYESİ
BAŞARI’NIN FORMÜLÜ:
DUA HAREKET BEREKET
Sevgili arkadaşlarım,
12 Ağustos 2012 tarihindeki seminerime hazırlık yaparken, başarının formülünü şöyle,
* 3 ADIMLIK,
* akılda kalıcı,
* insan darda kalınca, kafası karışıkken bile kolaylıkla hatırlanacak,
* kolaylıkla uygulanacak,
* kolaylıkla kullanılacak,
bir formülle “nasıl verebilirim öğrencilerime?” diye Allah’a sığınıp düşünürken, harikulade bir formül Allah’ın izniyle aklıma ve kalbime doğmuştu.
Tabii benim hayatta en çok kullandığım prensip, Allah’tan bana nasip olan çok değerli bilgi, anlayış ve keşifleri, taze taze sevdiklerimle, öğrencilerimle, ve okuyucularımla HEMEN ve ÇABUCAK bir karşılık bile beklemeden PAYLAŞMAK.
Ama Allah’a sığınıp seminere gelen öğrencilerim için bir anlayış, bir formül rica ettiğim için, bu bilgiyi ilk onlarla paylaşmam gerektiğini düşündüm ve aklıma, kalbime doğan bu iyi, güzel ve doğru formülü makalelerimde açıklamadan önce onlara sunmaya karar verdim.
Aslında seminerimde sunmak üzere daha bir çok harikulade formüllere ulaştım, ve hatta o kadar çoklardı ki, bunların bazılarını seminerde verecek vakit olmadı. Fakat merak etmeyin, her zaman olduğu gibi tüm o formülleri inşallah, seminerime gelen gelmeyen herkesle paylaşmaya niyet ediyorum.
Ve ilk olarak da, seminerimde de paylaştığım bu üç adımlık değerli başarı formülünü, tüm okuyucularıma bir bayram hediyesi olarak vermekten çok mutluyum.
Tabii bayram hediyesi derken, seminer ertesi çıkan bir başka temizlik kapısını da yine bir bayram hediyesi olarak diğer bir makalede yazmak isterim.
O makalenin adı da “Türkiye’ye Verilen Zararlar 2.Bölüm” Ne ilginçtir ki, birinci bölüm de yine bir bayrama denk gelmiş.
Gelelim başarının formülünü hediye ettiğim bu makalemize.
Öncelikle tekrar tekrar şükürler olsun Allah’a, 3 adımda başarının formülü olarak gelen bu harikulade anlayış ve keşfe.
**************************************
Ve işte, Allah’tan bize bir armağan, 3 adımda BAŞARININ FORMÜLÜ:
1- DUA
2- HAREKET
3- BEREKET
***********************************
Sevgili arkadaşlarım,
DUA derken, Allah’a sığınmayı kastediyorum.
Allah’tan istemeyi.
Bu çok derin bir konu olmakla beraber, bir sıkıntı anında bile olsa, “içtenlikle ve sımsıkı” Allah’a sığınmamış bir kimse yoktur sanırım hayatta.
Hani o sıkıntı anlarında, her şey ve herkes birden kaybolur ve Allah’la başbaşa hissederiz kendimizi.
Bizi o sıkıntıdan kurtarması için yalvarır hatta sözler veririz.
İşte o tür bir sığınmayı kastediyorum.
Hatta Allah’ı ve onun varlığını KESİNLİKLE reddetmiş, ve kendisine tapılmasını istemiş Firavun için bile böyle bir anın olduğunu Kuran’dan öğreniyoruz:
*************************
YUNUS SURESİ
90. Ve İsrailoğullarını denizden geçirdik. Firavun ve ordusu, azgınlık ve düşmanlıkla onları izlemekteydi. Nihayet, boğulma ümüğüne çökünce şöyle dedi: “İman ettim. İsrailoğullarının inanmış olduğu dışında ilah yok. Ben de O’na teslim olanlardanım.”
91. “Şimdi mi? Daha önce isyan etmiş, bozgunculardan olmuştun.”
Kuran Türkçe Çevirisi: Sayın Prof. Yaşar Nuri Öztürk
*************************
Sevgili arkadaşlarım,
İşte marifet, sadece sıkıntı anında değil, bolluk bereket rahatlık anında da Allah’a sığınabilmek.
Başarının formülündeki bu DUA adımında işte bu tür bir sığınmayı kastediyorum.
***********************
Ve HAREKET derken de, başarı istediğimiz o konu hakkında bizim atmamız gereken bir adımı kastediyoruz.
Aklımızın ve kalbimizin hemfikir olduğu, hayatın 8 parçasına hayırlı uğurlu faydalı bir adım.
Bu minicik bir adım da olabilir, dev bir adım da olabilir.
Önemli olan adımın büyüklüğü değil, aklımızın ve kalbimizin hemfikir olması ve hayatın 8 parçasına faydalı bir adım olması.
Kuran’dan öğreniyoruz ki,
** Eyüp peygamber, hastalık ve sıkıntının en şiddetli bir anında ayağını yere vurmak şeklinde,
** İsa peygamberin annesi Meryem Ana da, ağacı sallayarak,
yani basit bir hareket sonucu sıkıntıdan kurtulup bir berekete ulaşmış.
********************************
SAD SURESİ (Sad: sad harfi)
41. Kulumuz Eyyub’u da an! Hani, Rabbine şöyle seslenmişti: “Şeytan bana bir yorgunluk ve azap dokundurdu.”
42. “Ayağını yere vur! İşte yıkanacak bir yer, işte içilecek soğuk bir su!…” dedik.
MERYEM SURESİ
23. Nihayet doğum sancısı onu, bir hurma ağacının kütüğüne götürdü. “Ah dedi, keşke daha önce ölseydim, keşke unutulup gitseydim.”
24. Altından ona şöyle seslendi: “Tasalanma, Rabbin senin alt yanında bir su arkı vücuda getirdi.”
25. “Hurma ağacının kütüğünü kendine doğru salla, üzerine olgun, taze hurma dökülecektir.”
26. “Artık ye, iç. Gözün aydın olsun. Eğer insanlardan birini görürsen şöyle söyle: ‘Ben Rahman için oruç adadım. Onun için bugün, insan cinsinden hiç kimseyle konuşmayacağım.”
Kuran Türkçe Çevirisi: Sayın Prof. Yaşar Nuri Öztürk
**********************************
Bu örneklerde de görüyoruz ki, başarı hep “dua, hareket, bereket” ile geliyor.
En büyük mucizeler bizim dua ertesi attığımız bir minicik adımla gerçekleşebiliyor.
Ve o hareketimizin ertesinde de mutlaka ama mutlaka bir bereket, bir bolluk Allah’ın izniyle ve yardımıyla gerçekleşiyor.
Fakat gelen bereketten sonra, dikkat etmemiz gereken bir sınav var.
Bu BEREKET adımında, marifet, şükretmek, nankörlük etmemek, gözümüzün aydın olması, sevinmemiz, bu bereketin değerini bilmemiz ve en önemlisi de o bereketi özellikle vesile olanlarla paylaşmamız.
Ve arkasından da tekrar dua adımına geri dönmemiz.
Ve dua-hareket-bereket üçlüsünü aynen döndüre döndüre sürekli tekrar etmemiz gerekiyor.
Bir başka deyişle, bir bereket elde ettiğimizde, o konuda tekrar dua aşamasıyla daha güzel noktalara doğru devam etmemiz gerekiyor.
Bu bereket adımında maalesef tökezleyip, başarıdan uzaklaşan o kadar çok insan var ki hayatta.
Tabii en başta da kendimiz.
Sıkıntı anında Allah’a sığınıp, bir şekilde doğru adımı atıp, ardından gelen BEREKET anında, ya şükretmeyi bilmeyerek ya da oluşan bereketi ve güzelliği tesadüfe, şansa ve pek çok başka şeye bağlayarak Allah’tan uzaklaştığımız o anları hatırlayalım.
Özellikle de vesile olanlarla o bereketi paylaşmadan, şımarık bir şekilde alakasız şeylere, yerlere, kimselere harcamak, harcatmak, o bereketin en kısa bir sürede boşa gitmesinin garantisi gibi bir şey.
Tabii ki çare, yine temizlik yapmak, elimizden geldiğince hatamızı tamir etmek ve şükretmek, ardından da DUA HAREKET BEREKET başarı formülümüze hayatımızın her parçasında, her konuda sımsıkı sarılmak ve hiç vazgeçmemek.
Kazara vazgeçsek bile bizi tekrar doğru yola çıkartacak konulara, olaylara ve pek tabii ki yol gösterişlere açık olmak.
Sizler de bu BAŞARI formülünü kullanın sevgili arkadaşlarım.
VE anlayın ki, bu formülü öğrenmeniz bile aslında bir BEREKET.
Bu başarınızı, bu yazıyı okuyuşunuzu, bu bilgiye ulaşışınızı kutlayın ve şükredin.
Ve DUA HAREKET BEREKET üçlüsüne aynen devam edin.
Hepimize kolay gelsin.
Pinterest'te Takip Et!Henüz yorum yok.
Yorum Yaz
Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:
Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.
Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.
Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.
31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.
Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.
Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.
Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,
=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================
Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D
No trackbacks yet.