Yeni Maraton Hedefimiz: Ne Kadar Farkındayız?
Hayatta başımıza gelen her şeyin sorumlusu kendimiziz.Sorumluluğumuzun farkına varmak, farkında olmak ve farkındalığımızın derecesi, hayatta başarımızın da derecesini belirliyor.
İşte bunu anladığımız an, aşağı iniş duruyor ve yukarı çıkış başlıyor.
Allah vergisi gücümüzün farkına varmak ve bu güçle beraber gelen yol gösterişleri takip etmekteki kararlılık, niyet ve cesaretimiz.
Sonuçta, her şey “Ne kadar farkındayız?” ile başlıyor ve “Ne kadar farkındayız?” ile bitiyor.
İşte 25 Ocak’ta başlayacak olan “Harikulade Dilekler Maratonu” bizi bu “farkındalığımızın derecesi” konusunda 30 gün gibi kısacık bir sürede aylarca hatta yıllarca yol almış kadar ilerletecek.
Öncelikle, maratona katılan, beni öğretmen olarak gören ve hem maratonda hem de öncesinde verdiğim, vereceğim tavsiyelere uymaya kararlı arkadaşlara hem teşekkür ediyorum hem de canıgönülden kutluyorum.
Dileklerinize sahip çıktığınız ve sorumluluğu üzerinize alarak, onlar için elinizden gelen bir şeyi yapmakta kararlı olduğunuz için.
30 gün boyunca, yapacağınız şükürlerde, yeni kapılarınız açılacak.
Ancak unutmayalım ki, bazen bu kapılar, size “bir kapı” olarak bile görünmeyebilir.
Sizden ricam, aklınızı gönlünüzü ve kalbinizi dikkatle açıp, hayatınızın 8 parçasını da düşünerek, yaşayacağınız olayları ince ince değerlendirmeniz.
Kapılar eski yanlışlarımızı farkedip, onları bırakmak olabiliyor.
Teşekkür etmek, değer bilmek, bir karşılık vermek, yardım etmek olabiliyor.
Başkasındaki bir yanlışı görüp, buna dur demek de olabiliyor. İşte bu biraz cesaret gerektiriyor. Aklımızı ve kalbimizi dinleyip, Allah’a sığınmak, özellikle bu tür kapılarda çok önemli oluyor.
***********************
Farkındalıklarımızı arttırmak için, maratondan daha güzel bir fırsat düşünemiyorum.
Harikulade dilekleri olan ve bu dilekleri için şükretmeye, açılan kapılarını paylaşmaya ve dileklerine giden yolda temizlik yapmaya kararlı bayanların biraraya gelmesi, tüm katılımcıların moralini, enerjisini had safhaya yükseltiyor.
Kapılar ardı ardına açılıyor, mucizeler ardı ardına yaşanıyor.
Son yaptğım maraton, sürpriz bir şekilde, benim bir çocukluk dileğimin gerçekleşmesi ile sonuçlandı.
Üstelik öyle bir dilek ki, maratona katıldığım dileğimin gerçekleşmesi için bir basamak olacak bir dilek.
Sevgili arkadaşlarım, dileklerimizin kapılar halinde gerçekleştiğini unutmayın.
Ne kadar minik gibi görünse de, açılan her kapı ancak hakkı verilerek geçilirse, ve gereği yapılırsa, bizi bir sonraki kapıya ulaştırıyor.
Dileklerimizin kaç kapıdan oluştuğu o kadar önemli değil.
Şahsen benim dileğimin gerçekleşmesi için, geçmem gereken kapıların sayısı tahminimce 2000 civarında.
Bunun düşüncesi bile insanı biraz dileğinden soğutuyor ama eğer dileğimizi gerçekten istiyorsak, gerçekten seviyorsak, bu binlerce kapı için sızlanmak yerine, hemen önümüzdeki o TEK BİR KAPI için ve en ilerde gerçekleşecek olan o dileğimiz için şükredip, o tek bir kapının gereğini yapıp adım atmamız gerekiyor, arkadan da yine teker teker açılan kapılar için de aynı şekilde, şükür ve hakkını vererek gereğini yaparak, bir de bakıyoruz ki, 2000 kapı geçilmiş, 2000 adım atılmış. O olması imkansız gibi görünen dilek gerçekleşmiş.
Bunu yaparken, dileğimize kavuşmuş olmanın düşünce ve hissi ile yaptığımız o şükürler bize enerji veriyor.
25 Ocak’ta başlayacak, yeni 30 günlük maraton ile benim yapmak istediğim, bu maratonu sizlere bir İLK KAPI olarak sunmak. Ve ardından açılan kapılarınızın FARKINA varmanızı sağlamak için size yol göstermek.
Sizin dilekleriniz için kaç kapıdan geçmeniz gerektiğini bilmiyorum.
Tek bildiğim, dileklerinize giden yolda, kapılardan geçeceğiniz ve bu kapıların farkına varmanızın çok önemli olduğu.
Yeni maraton hedefimiz bu:
Ne kadar farkında olduğumuzun farkına varmak. Ve farkındalıklarımızı arttırmak.
Bu da bizim, açılan kapılarımızı görmemizi sağlayacağı için, dileklerimizin gerçekleşmesi için adımlar atmamızı sağlayacak.
İşte bu şekilde dileklerimize TEZ zamanda kavuşuyoruz.
Ne kadar çabuk farkındalığımızı arttırabilirsek, dileklerimize de o kadar çabuk kavuşuyoruz.
Farkındalıklarımızı arttırmak ne demek? Nelerin farkına varıyoruz?
- Vücudumuzdan gelen sinyaller, işaretler hakkında farkındalıklar.
- Günlük olarak yaşadığımız mucizeler, gördüğümüz, duyduğumuz, dokunduğumuz, kokladığımız, tattığımız şeylerin mucizeleri.
- Mevsimlerin getirdiği güzelliklerin ve hediyelerin mucizeleri hakkında farkındalıklar.
- Dileğimizin ne olduğu ve nereye gittiğimiz hakkında farkındalıklar.
- Açılan kapılarımızın ve bizi ulaştıracakları belki de dileklerimizden daha da öte güzel şeylerin farkındalıkları.
- Çevremizdeki güzelliklerin farkındalıkları.
- Hayattaki renkler hakkında farkındalıklar.
- Şu anımız, içinde bulunduğumuz durum ve yer hakkında farkındalıklar.
- Ailemiz ve arkadaşlarımızın hayatımıza olan katkıları hakkında farkındalıklar.
- Öğrenme, öğrenebilme yeteneğimiz hakkında farkındalıklar.
- Çocuklar hakkında, yaşlılar hakkında, hayat hakkında farkındalıklar.
- Düşüncelerimiz, duygularımız hakkında farkındalıklar.
- Sözlerimiz, hareketlerimiz, alışkanlıklarımız hakkında farkındalıklar.
- Beklentilerimiz, inançlarımız hakkında farkındalıklar.
- Gerçekler hakkındaki farkındalıklar.
- Alma ve verme hakkında farkındalıklar.
- Şükür ve teşekkür hakkında farkındalıklar.
- Hayatımızın 8 parçası hakkında farkındalıklar.
- Hayatımızdaki güzellikler, iyilikler, Allah’ın lütufları hakkında farkındalıklar.
- Hayattaki başarılarımız, hayat değerlerimiz, hayat amacımız, hayatta en sevdiğimiz şeyler hakkındaki farkındalıklar.
- Her an yaşadığımız değişim hakkında farkındalıklar.
Bu 21 numaralı farkındalığa özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum.
Hayatımızı o alıştığımız, hep aynı, hep aynı giden rutinden çıkartıp, yaşadığımız değişimin farkına vardığımız zaman, bu bize zor gelebiliyor. Rahatsız hissedebiliyoruz.
Önümüzde açılan kapıların yeniliği ve bilinmezliği bizi korkuya, şüpheye düşürebiliyor.
Ancak buna rağmen, şükredip, cesaretle adım attığımız zaman, sonsuz olasılıklar ve fırsatlar için gönlümüzün kapısını da açmış oluyoruz.
Bu sebeple, olumsuz dahi görünse gözümüze, yaşadığımız her değişimde bir hayır, bir güzellik aramak, en azından bir HAYAT DERSİ arayıp, bu dersi şükür ile kabul edip, bu ders çerçevesinde hayatımızı yaşamaya karar verip, niyet etmek, hem o değişimi hayatımızda son derece hayırlı bir hale getirecek, hem de arkasından gelecek tüm kapıların da bir ilki olarak bizi dileklerimize yaklaştıracak.
Yok mu farkındalıklarını arttırmak isteyen, “farkında” olarak yaşamak isteyen…
Doğruya doğru, yanlışa yanlış demek isteyen, diyebilen…
Sırf hayatının 8 parçasının hayırı için dahi olsa, bir maraton koşmak isteyen…
Bu amaç uğruna günde bir kaç dakikasını düzenli ve kararlı bir şekilde, aynı amaçla hareket eden arkadaşlarıyla beraber şükürle geçirmek isteyen…
Yok mu, aylardır, yıllardır yazılarımı okuyup, faydalanıp, “Ben de artık bir teşekkür edeyim bari.” diyen…
Yok mu, artık seyirci olmak değil, elini taşın altına koymak isteyen…
Yok mu, dilekleri için yardım almayı, yardım vermeyi isteyen…
Yok mu, oradan oraya gezip, doğru yanlış herşeyi bir kefeye koymaktan bıkıp, Funda Teyze’yi aklına ve kalbine yakın bulan…
Yok mu, Funda Teyze’ye öğretmenim deyip, ondan öğrenmeye karar verip, niyet eden…
Yok mu, öğretmenine öğretmenim diyebilen ve öğrendiği şeyleri uygulayabildiğini gösteren…
Merak ediyorum, 40 küsür bin okuyucudan, kaç kişi aylardır öğrendiği konulara sahip çıkacak, hakkını verecek, açılan kapısından hakkını vererek geçecek?
http://harikuladedileklermaratonu.com/
Geçenlere selam olsun, geçmeyenlere sevgiler, saygılar…
Hayat güzel.
Hayat sevgi ve saygıyla, yardım alıp, yardım vermekle güzel.
Hayat şükredecek kadar güzel.
Hayat hayatın 8 parçasını da kucaklayacak kadar güzel.
Hayat hayatın 8 parçasını kucaklayınca güzel.
Allah’a sonsuz teşekkürler, sonsuz şükürler.
Pinterest'te Takip Et!Yorum Yaz
Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:
Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.
Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.
Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.
31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.
Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.
Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.
Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,
=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================
Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D
No trackbacks yet.
18:01, 5 Mart 2011
Öncelikle sizinle tanışma fırsatını verdiği için YÜCE RABBİM’e sonsuz şükürler olsun. Yazılarınızı okudukça içim açılıyor ve kendimi daha iyi tanıyorum. Yanlışlarımı görmek onları nasıl düzelteceğimi görmek, sorunun kaynağının kendimde olduğunu anlamak bana umut veriyor. Bizimle paylaştığınız bunca güzel şey için size teşekkür ediyorum. Kendimde hissettiğim değişimler bana huzur veriyor. Herşey gönlünüzce olsun.