Önyargı ve Allah’a Sığınmadan Verilen Kararlar

Sevgili arkadaşlarım,

Geçen hafta yazdığım makalelerde hatırlarsanız, okuyucularım arasında yaptığım anket sonuçlarına göre, “Harikulade Dilekler Maratonu”na katılmayan arkadaşların katılmama sebebi “Zamansızlık, parasızlık ve prensipler” idi.

Aslında ben bunların gerçek sebepler olmadığını bilmeme rağmen bu konuyu “bahane” edenlere bir cevap yazıp, o bahaneleri ortadan kaldırmayı ve gerçek sebeplere ulaşmayı uygun görmüştüm. :D

Gerçek sebebi merak ediyorsanız, hemen söyleyeyim:

Gerçek sebep, aslında her zaman,

1- İnsanın dilekleri hakkında gerçek bir sorumluluk almaması.

2- Kişinin, iyiden, doğrudan, güzelden yana karar vermek ve niyet etmekte olan çekinceleri, tutuklukları.

Ve tabii, sorumluluk almama, alamamanın altında da hep, yanlış fikirler, yanlış düşünceler, iyi-güzel-doğru şeylere, hayatın 8 parçasına faydalı olan şeylere karşı bir direnç var.

Bununla birlikte de ne yazık ki, hayatın 8 parçasına zararlı olan şeylere karşı, gözü kapalı bir kabulleniş ve pasiflik oluyor.

Ne ilginç ki, kişi bu durumun da hep bir takım bahanelerle, son derece mantıklı olduğuna “inandığı” yalan yanlış fikirlerle, üstünü örtmeye çalışıyor.

İşte “Zaman, Para ve Prensipler” ve “Zaman” adlı makalelerim bu bahaneleri sildi süpürdü. :D

Ve ortaya, tam da tahmin ettiğim gibi, bazı arkadaşların hayatlarının, dileklerinin sorumluluğunu almamaları, alamamaları konusundaki asıl ve gerçek sebepler ortaya çıktı.

Anketimde maratona “parasızlık” sebebi ile katılamadığını, içinin gittiğini anlatan bir arkadaş, bana bir e-posta yazarak demiş ki,

“Maratona katılmayı çok istediğimi ankette de söylemiştim size. Nedeni maddi sıkıntılardı. Ve ben inanın bunu engel olarak görürken, bu maratonun çok ama çok daha fazla, 1000-2000 tl civarlarında olduğunu düşünüyordum. Hep önyargı işte, sormak ya da bakmak yada gördüysem bir farkındalık gerçekleşmemişti. Diyorum ya ben belirlemiştim kafamda fiyatı. Sonra sizin mailiniz geldi, zaten sürekli takip ediyorum yazılarınızı. Orada maratona katılmama bahanelerimiz vardı. Parasızlık…Fiyatı gördüğümde inanın şok oldum. Nasıl bu kadar zaman kaybım olmuştu. Bir an çok ama çok üzüldüm. Belki de çok daha önce değişebilecekti hayatımda her şey.”

Ne kadar ilginçtir ki, bu arkadaşın kafasında önyargıyla belirlediği fiyat, aslında gerçekten de bence de maratonun hakkı, hatta az bile gelir. :D

Ancak buna rağmen, bu konuda Allah’a sığınmadığı ve gözü kapalı bir şekilde, “Param yok” yanlış fikrini aklına ve kalbine aşıladığı için, benim bu hizmet için sembolik, naçizane bir bedel istediğimi görme şansını bile elde edemiyor.

Allah’a sığınmadığımız zaman, işte her konuda böyle mucizeler orada hazır ve bizi bekliyor olmalarına rağmen, bizi es geçiveriyorlar. Daha doğrusu biz onları es geçiyoruz. :D

Siz siz olun, milyon değerinde bir ürün satın almak istediğinizde bile, veya gerçekleşmesinin imkansız olduğunu düşündüğünüz bir dileğiniz olduğunda bile, o ürüne veya o dileğe kavuşamayacağınıza karar vermek yerine, ÖNCE o konuda Allah’a sığının.

Allah’a güvenin.

Allah’a sığınıp, güvendiğimizde her türlü mucizenin bizi orada beklediğini yürekten BİLİN.

Hayatınızın 8 parçasını da düşünün ve bu ürünle veya o dilekle hayatınızın 8 parçasına da gelecek olan faydalara odaklanın.

Allah’a bol bol şükredin.

Sonra da gözünüzü, kulağınızı, aklınızı, kalbinizi dört açın.

O en imkansız görünen, hatta milyon değerindeki ürüne bile KOLAYLIKLA ulaşabileceğinizi göreceksiniz. :D

“Harikulade Dilekler Maratonu”

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (0)

Henüz yorum yok.

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...