Tufan Öncesi, Tufan Sonrası…

Yoga, Budizm ve meditasyonun zararlarını anlatıp, sevgili arkadaşlarıma, O YOLDAN GİTME, diye içten ve sevgiyle verdiğim dünkü tavsiyem üzerine, 2010 yılından beri, yani 3 senedir beni sessiz sessiz takip eden ve okuyan 3-5 kişi ile, 2012 yılından beri takip eden bir kaç kişi ayrılmış.

Normalde siteme üyelikten birisi ayrılınca, biraz üzülür ve Allah’a sığınıp, hem kendim hem de o kişi için yardım rica ederim.

Ancak çok ilginç, bu kez hiç üzülmedim. :D

Benzer konuları takip eden ve Aşk ve Aşk e-kursuma yazılmış bir arkadaşı hatırladım.

Meğer o takip ettiği yerlerde yıllarca anlayamadığı bir konuyu, benim 2. dersimde verdiğim çok değerli bir bilgi sebebiyle anlayıverdiğini sevinç içerisinde saf saf bana söylemişti.

Tabii benim onaylamadığım o konuları “anlamak için” beni kullanıyor olması hiç hoşuma gitmemişti. :D

İşte bu ayrılan arkadaşlara da bu sebeple hiç üzülmedim.

Orada anlayamadıkları şeyleri, beni sessiz sessiz takip edip anlıyorlar, sonra hayırsız uğursuz şeylere zamanlarını, emeklerini, paralarını, sevgi ve saygılarını, HATTA hayranlıklarını vermeye aynen devam ediyorlar.

Gerçek şu ki:

Hayırsız şeylere bayıla bayıla yaklaşan kimseler benden çok uzaklar ve yazılarımdan da uzak olmaları en güzeli.

Ben yazılarımı, hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen, hayatın 8 parçasına en ufak bir zarardan dahi uzak durmak isteyen, Funda Teyze’yi öğretmen olarak gören, seven arkadaşlarıma yazıyorum.

Karmaşa içerisinde, hayatın 8 parçasına zarar veren ve vermek isteyen insanlar, maalesef burada tutunamıyorlar.

Bu arada bu konudaki açıklık ve netliği daha da arttırmak için, unutmadan, Budizm, yoga ve meditasyonun bir diğer ve çok önemli zararı olarak şunu da söyleyeyim:

Kişinin kalbinden Allah’ı, Allah sevgisini ve Allah korkusunu aldığınız zaman ve yerine hiç bir şey koymadığınız zaman, o kişi veya o ülke, çok tehlikeli bir öz karaktere, temel yapıya dönüşüyor.

Kişiye ruhunu öğretmek adına onu Allahsız bıraktığınızda, kişi ÖNCE kendi vücudunu değersiz bir külfet olarak görüyor ve sonra da sinsi sinsi diğer herkesi de külfet olarak görmeye başlıyor.

Bunun üzerine, bir de ruhların yeniden başka vücutta tekrar doğuşunu eklediğiniz zaman, kalbinin özünde başka insanlara değer vermek için hiç bir güçlü sebebi kalmamış, sadece kibar davranan, sakin, fakat gereği ve fırsatı ortaya çıktığında her türlü zalimliği kılı bile kıpırdamadan yapmaya hazır bir varlık veya toplum ortaya çıkıyor.

Örnek vermek gerekirse, yeniden doğma bilgisi ile, Hindistan’da olduğu gibi, her zor durumdaki insanın bunu geçmiş hayattan getirdiği için yaşadığı ve bu sebeple de kendi günahı olduğu ve yardım etmek için bir sebebin OLMADIĞI şeklinde bir toplum düzeni yaratılıyor.

Fakir doğanın, bunu hakettiği için fakir doğduğu ve onun zengin olmasına izin dahi verilmemesi gerektiğine inanılıyor. (Kast sistemi)

Tabii bu inançlar, batı medeniyetlerinden utanılarak şimdi biraz gevşetildi, ama, dünyanın EN ZENGİN insanları ile birlikte dünyanın EN FAKİR insanlarının aynı ülkede olduğu, gökdelenlerin çamur içindeki gecekondulara baktığı bir hayat, işte bu yanlış inanç sistemi sayesinde ortaya çıkabiliyor.

Bu inanç sistemine sahip ülkeler ve gruplar, ellerine güç geçtiği ve saldırganlık göstermelerinin mümkün olduğu bir durum ortaya çıktığında, maalesef kendilerini yok edene kadar etraflarına saldırmaya devam edebiliyorlar, çünkü kalplerinde zaten merhamet yok, çünkü Allah’tan uzakta merhamet bulmak mümkün değil.

Hatırlarsanız, dünkü pırlanta ve o pırlantanın başlığı, “O yoldan gitme, arkadaşım” idi.

Ben o pırlantanın da, başlığın da, ilhamını, Kuran’dan aldım.

O ifadede, dikkat ederseniz hem bir uyarı var, hem de açıklama pek yok.

Söyleyenin bir bildiği var ama bir sebepten söyleyemiyor.

Sadece sana olan sevgisinden, o tarafa gitme diyor.

Kuran’ın ruh konusundaki tavrı işte bu.

Evrende bizden çok daha üstün uygarlıklar olabilir, ruhi açıdan.

Değişik seviyelerdeki ruhi seviyelerde, değişik gezegenler, değişik uygarlıklar var olabilir.

Fakat Kuran’dan öğreniyoruz ki, uygarlıklar düşüş dönemlerinde azgınlık ve günaha iyice battıktan sonra bir TUFAN geçiriyorlar.

Tufan öncesindeki seviye, tufan ertesindeki seviye ile aynı değil.

Bu tufan ertesinde, o uygarlık ve beraberinde de sahip oldukları o ruhi seviye, daha alt bir konuma düşerek, kendilerine bir şans daha veriliyor.

Eğer bir insan veya insan grubu, ruhunu geliştirme çalışmaları yapıyorsa, içinde bulunduğumuz uygarlığın bir öncesi daha üstün seviyedeki uygarlığı TUFANA veya yok olmaya mahkum etmiş “meleklerin” engellemesine maruz kalabiliyor.

Bir bakıma, o insanlar, tufan’ı geri çevirmeye çalıştıkları için fakat bu çabalarını, haketmeyerek, yani Allah’ın affını, onayını kazanmadan, Allah’ın affını, onayını istemeden, yapmaya çalıştıkları için, o meleklerin gazabına veya kurdukları tuzaklara maruz kalabiliyorlar.

Kuran’ı Türkçe okursan, sen de görebilirsin bu konudaki bir çok açık uyarı, hikaye ve ayetleri, sevgili arkadaşım.

Ve işte benim gözlemim, Budizm’in bu tür bir ÇIKMAZ SOKAĞA düştüğü. Ruhi alemde basamak atlamaya çalışırken, bunu aklını ve kalbini, -temizlik yaparak, Allah’a sığınarak- hazırlamadığı için, üyelerini ve inananlarını maalesef amaçladığının TAM AKSİ bir yönde sürüklüyor. Tufanın meleklerini, gökyüzünün bekçilerini aşamıyor. İnsanı değil ruhi olarak yükseltmek, aksine bir alt seviyeye yani hayvan seviyesine yaklaştırıyor.

Budizm’in, yola çıkarkenki açıklık ve ruhi temizlik fikrinin zaman içerisinde, İLİŞKİLERDE AZGINLIK ve 30.000 tanrıya inanmak haline dönüştüğünü görünce ve Budizm’i takip eden ülkelerin ne hale geldiğini görünce, bu söylediklerimin doğru olduğunu, dilerim sen de anlarsın.

Peki tufan’dan sonra bizim artık hiç mi ruhi olarak yükselme fırsatımız yok?

Tabii ki var, elbette var.

Ancak, bu sadece ve sadece hayatın 8 parçasını koruyarak, kollayarak, Allah’a sığınarak ve aklımızda kalbimizde hatta vücudumuzda temizlik yaparak gerçekleşiyor.

Bu yoldan kaçış veya kestirme yapmak mümkün değil.

Elbette, ailesi, çoluğu çocuğu olmayanlar Budizm ile uğraşarak, kendilerini bilimsel bir denek olarak kullanıp, o yoldan gidince ne oluyor ne olmuyor bakıp kendilerini harcatabilirler. Ama bu onların kendi seçimi.

Dönüp dolaşılan tek yerin Allah olduğunu eninde sonunda gördüklerinde, Funda Teyze’yi Allah onlara hatırlatacaktır belki, kimbilir… :D

Peki ama ya Funda Teyze yanılıyorsa…

Nereden bileceksin Funda Teyze’nin doğru söyleyip söylemediğini…

Değil mi?

**************************

Ama sevgili arkadaşım,

Yukarıda sana hayattan örnekler verdim. Kuran’da anlatılanlardan bahsettim.

Senin de bakıp kendi kararını verebilmen lazım.

Mesele Funda Teyze söyledi, söylemedi, o şunu dedi, bu bunu dedi meselesi değil.

Önümüzdeki örneklere bakıp, Kuran’ı okuyup, aklımızı ve kalbimizi dinleme meselesi.

Benim doğruları söylemek için, hayrın, iyiliğin yanında olmak için gösterdiğim çaba ve niyet, sanırım beni güvenilir yapan şey.

Ama karar sana kalmış.

NOT: Bu arada ben bu konuyu çok sevdim.

** Yazdıklarımı içten okumayanların,

** Beni okuyarak, aslında tüm o anlayamadıkları karışık şeyleri anlamaya çalışanların,

Allah’ın yardımıyla, kendi yollarına gitmesini sağlıyor. :D

Bahar temizliği gibi hissediyorum. :D Yaz olmasına rağmen. :D

Onun için, bu konularla alakasız arkadaşlarım, bu konulardan biraz daha bahsettiğim için kusura bakmayın. :D

Ve dilekleri için çekim yasasını Allah’a sığınarak çalıştırmak isteyen arkadaşlarım,

Maraton 1 Temmuz’da başlıyor.

Allah’a sığınıp, dilekleri için temizlik yapmak isteyen, sevgili arkadaşlarımı mutlaka beklerim.

Follow Me on Pinterest Pinterest'te Takip Et!
 
Yorumlar (2)
  1. sevgin
    21:21, 4 Mart 2016

    Başka bir makaleyi ararken bu makaleyi de açtım :D
    İlk okuduğum zamanı da hatırlıyorum, şimdi ise Kuran’ı tekrar tekrar Türkçe okuyan biri olarak Kuranın dilini ne güzel örneklemişsiniz :D

    Allah tufanlardan korusun, cezasını üzerine çekenlerden korusun, Allah’ı gerçekten bilen ve samimiyetle sığınanlar artsın ve hem bu dünyada hem ahirette cenneti yaşayanlardan olalım.

    Makaleyi okuyunca bu dua geldi içimden :D
    Ellerinize sağlık Öğretmenim.
    2k 2k 2k

  2. Funda Teyze
    14:32, 7 Mart 2016

    Tekrar okuduğun için çok teşekkürler Sevgin arkadaşım.

    Senden de Allah razı olsun, güzel,iyi, hayırlı, uğurlu niyetlerin, duaların, dileklerin için.

    Çok çok sevgiler
    2k

Yorum Yaz

Bu site, çok sevgili ve değerli ÖĞRENCİLERİM ve öğrencim olmak isteyen bayanlar için hazırlanmıştır.

Funda Teyze'nin öğrencileri kimler?:

Funda Teyze'nin öğrencileri:
** Akıl ve kalp merkezli,
** Hayatın 8 parçasını seven, sevmek isteyen,
** Hayatının her parçasında başarı isteyen,
** Hayatının her parçasını takdir etmeyi, teşekkür etmeyi bilen ve seven,
** Bir hatasını, yanlışını farkedince, bunun üzerinde ısrar etmeden azim ve kararlılıkla vazgeçmeye, hep iyiden, güzelden, doğrudan yana olmaya kararlı ve niyetli,
** Ve en önemlisi de, öğrenmeyi çok ama çok seven,
** doğru öğretmeni bulduktan sonra, hayatının her parçasında da olduğu gibi öğretmenine de sadakat gösterebilen,
** Allah'ı seven,
** Allah'ın da onu ve herkesi çok sevdiğini bilen,
** Anne veya anne olmak isteyen,
** Mutlu ve huzurlu bir aile kurmak isteyen,
** Mutlu, huzurlu, sağlıklı, bolluk ve bereket içerisinde bir hayat isteyen,
** Hayatının 8 parçasında hayırlı uğurlu işler yapmak isteyen,
** Türk hanımları.

Hayatımızın 8 parçası derken, hemen hatırlatayım, hayatın vazgeçilemez 8 parçası şunlar:
1- Kişinin kendisi,
2- Ailesi,
3- Arkadaşları, ülkesi,
4- Tüm insanlık,
5- Tüm canlılar,
6- Tüm fiziksel evren,
7- Ruhlarımız,
8- Allah.

Beyler ve öğrenci olmaya niyeti olmayan bayanlar da tabii ki okumak isterlerse okuyabilirler ancak yorum ve sorularınızı kabul edemeyeceğimiz ve cevap veremeyeceğimiz için lütfen kusura bakmayın.

31 Aralık 2011 tarihi itibariyle artık, rumuzlu yorumları kabul edemiyoruz.

Harikulade yorumlarınız bizim için çok değerli. Bu sebeple, hayatın her hangi bir parçası için sevgisiz, saygısız, iyiden, güzelden, doğrudan yana olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Aynı şekilde özel cevap isteklerini de karşılamam artık mümkün olamıyor. Anlayışınız için teşekkür ederim.

Lütfen yorumunuzda, okuyanlara ve güzelim Türkçemize olan sevgi ve saygınızı da, imla kurallarına elinizden geldiği kadar dikkat ederek gösterin.

Çok çok teşekkürler, çok çok sevgiler,

=======================
Çekim Yasası Öğretmeni
Ve Harikulade Dileklerin Funda Teyzesi
=======================

Not:
Harikulade dilekler derken kastettiğimiz hayatın 8 parçası için hayırlı, uğurlu, faydalı, güzel dilekler. Hayatın 8 parçasından birini veya daha çoğunu yok farzetmeyen, zarar vermeyen, iyi, güzel, doğru dilekler.
Hepimize kolay gelsin. :D

No trackbacks yet.

Mesaj gönder!
Loading...